MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı kurum vekili dava dilekçesinde özetle; ... ili, ... ilçesi, ... köyünde 6831 sayılı Orman Kanunu kapsamında yapılan orman kadastro çalışmalarının 28.09.2001 tarihinde askıya çıkartıldığını ve 29.03.2002 tarihinde kesinleştiğini, davalılar adına tapuda kayıtlı olan 264 nolu parselin 621,31 m²"lik kısmının 29.03.2002 tarihinde kesinleşen orman kadastro çalışmaları sonucu orman olarak tespit edildiğini, dava konusu taşınmazın 1957 yılı baskılı memleket haritasına ve 1966 yılı çekimli hava fotoğraflarına göre orman sınırları içinde kaldığını ileri sürerek 264 nolu parselin 621,31 m²"lik kısmının tapu tescilinin iptali ile iptal edilen kısmın ... adına orman vasfıyla tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece Davalı ..."e karşı açılan davanın reddine, diğer davalılara karşı açılan davanın kısmen kabulü ile, ... ili, ... ilçesi, ...köyü, 264 parsel sayılı taşınmazda 11.03.2014 tarihli kadastro bilirkişileri raporunda (A) harfi ile yeşil renkle gösterilen 467,01 m²"lik kısmın tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile ... adına kayıt ve tesciline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 28.09.2001 tarihinde ilân edilen ve 29.03.2002 tarihinde kesinleşen orman kadastro çalışmaları bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişisi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada, çekişmeli ... köyü, 264 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişisi rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 467,01 m²"lik kısmınının kesinleşen orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu, (B) harfi ile gösterilen kısmının ise kesinleşen orman tahdidi dışında kalan yerlerden olduğunun anlaşılmasına göre, mahkemece davanın kısmen kabulü yolunda hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmamakta olup, davacı Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 16/09/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.