Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/5009 Esas 2012/6935 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/5009
Karar No: 2012/6935
Karar Tarihi: 26.11.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/5009 Esas 2012/6935 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2012/5009 E.  ,  2012/6935 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki iflas davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulü ile davalı şirketin iflasına yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir.
    Temyize konu karar niteliği gereği duruşmaya tabi olmadığından duruşma isteminin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -KARAR-
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkette işçi olarak çalışırken alacaklarının ödenmemesi nedeniyle iş akdini feshettiğini, işçi alacakları için açılmış davanın kabul edildiğini, davalı aleyhine ilamlı icra takibi yapılmış olmasına rağmen alacaklarının tahsil edilemediğini ileri sürerek, davalı şirketin İİK’nun 177. maddesine göre iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı tarafla sulh olma ihtimallerinin bulunduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, girişilen ilamlı icra takibine rağmen davacının alacağının ödenmediği gerekçesiyle, davanın kabulü ile ön inceleme duruşmasında davalı şirketin İİK’nun 177/4. maddesi gereğince iflasına karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    1) Dava, İİK’nun 177/4. maddesine dayalı olarak açılmış davalının doğrudan iflası istemine ilişkindir.
    İİK"nun 177/4. maddesi uyarınca, Türkiye"de bir yerleşim yeri veya mümessili bulunan borçlunun dinlenmek için mahkemeye çağrılması gerekir. Mahkemece bu husus gözden kaçırılarak, borçlu şirket temsilcisi ile ilgili anılan yasa hükmü uyarınca işlem yapılmadan, yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru olmamıştır.
    Ayrıca ön inceleme aşamasının amacı usule ilişkin hususlarla, uyuşmazlığın tam olarak tespiti olduğundan davanın niteliği de gözetilerek gelinen aşama itibariyle ön inceleme duruşmasında iflas kararı verilmesi doğru olmadığı gibi, bu davanın açılmasından önce davalı şirketin iflasın ertelenmesi talepli açmış olduğu İstanbul 40. Asliye Ticaret Mahkemesi"nin 2011/2 Esas sayılı davanın halen derdest olduğu dikkate alınarak, o dava dosyasının mahkemesinden celp edilerek incelenmesi, dosyanın safahatına göre değerlendirme yapılarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
    2) Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 26.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.