19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/12903 Karar No: 2021/6317 Karar Tarihi: 08.06.2021
5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/12903 Esas 2021/6317 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, suç tarihinde yürürlükte olan 5607 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkum edildiği belirtiliyor. Ancak, daha sonra yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 62. maddesi ile değişik 5607 sayılı Kanun'un 5/2. maddesi uyarınca kovuşturma aşamasında \"etkin pişmanlık\" hükümlerinin uygulamasının olanaklı hale geldiği vurgulanarak, ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılması gerektiği belirtiliyor. Ayrıca, iddianamede nakil aracının müsaderesi talep edilmemiş olmasına rağmen nakil aracının trafik kaydındaki şerhin hükmün kesinleşmesi beklenmeksizin kaldırılması gerektiği, ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceği ihtarı ile yetinilmesi gerektiği ancak hapis cezasına çevrilmesine karar verildiği için infazda yetkinin kısıtlandığı, suç tarihi itibarıyla suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen bir kurumun davaya katılan olarak kabul edilip vekalet ücretine hükmedildiği, adli para cezasının belirlenmesinde yanlış bir madde numarasının kullanıldığı, suça konu olan sigaraların müsaderesi yerine tasfiyesine karar verilmesi nedenleriyle kararın bozulması gere
19. Ceza Dairesi 2019/12903 E. , 2021/6317 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre; katılan vekilinin temyizinin nakilde kullanılan araç ile sınırlı olduğu kabul edilerek, sanığın ve katılan vekilinin temyiz taleplerine yönelik yapılan incelemede; başkaca temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 62. maddesi ile değişik 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesi uyarınca kovuşturma aşamasında "etkin pişmanlık" hükümlerinin uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, 2- İddianamede nakil aracının müsaderesi talep edilmemiş olmakla nakil aracının trafik kaydındaki şerhin hükmün kesinleşmesi beklenmeksizin kaldırılması gerektiğinin gözetilmemesi, 3-TCK"nin 52/4. maddesi gereğince ödenmeyen adli para cezasının infaz aşamasında hapis cezasına çevrilebileceğinin ihtarı ile yetinilmesi gerekirken adli para cezasının ödenmemesi halinde hapis cezasına çevrilmesine karar verilmesi suretiyle infazda yetkinin kısıtlanması, 4-Suç tarihi itibarıyla suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu"nun davaya katılan olarak kabul edilip lehine vekalet ücretine hükmedilmesi, 5- Adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında uygulama maddesi olan TCK’nin 52/2. maddesi yerine 50/1. maddesinin gösterilmesi, 6- Suça konu gümrük kaçağı sigaraların müsaderesi ile yetinilmesi gerekirken infazı kısıtlayacak şekilde tasfiyesine de karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 08/06/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.