Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2010/519 Esas 2010/4511 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/519
Karar No: 2010/4511
Karar Tarihi: 13.05.2010

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2010/519 Esas 2010/4511 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2010/519 E.  ,  2010/4511 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacı vekili müvekkiline kasko sigortalı aracın park halinde bulunduğu sırada davalı firmanın bakım ve sorumluluğundaki beton direğin devrilmesi sonucu hasarlandığını belirterek, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere sigortalıya ödenen 6.357,00 TL tazminatın 13.05.2008 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, müvekkili ile yüklenici firma arasında imzalanan sözleşmeyle şehir şebekesi bakım onarım işinin ... Elektrik İnşaat Taah. Tic. Ltd. Şti"ne bırakıldığını, zararın bu sözleşme gereği yüklenici firma tarafından yapılan çalışmalar sırasında meydana geldiğini, bu nedenle sorumlulukları bulunmadığını bildirip, kusura, hasara ve faize itiraz ederek davanın redini savunmuştur.
    Mahkemece toplanan delillere ve tüm dosya kapsamına göre davalı ile dava dışı yüklenici arasında yapılan sözleşme uyarınca, 3.kişilere verilecek her türlü zarardan yüklenicinin sorumlu olması, yüklenici ile davalı arasında bağımlılık ilişkisi bulunmaması, sözleşmenin eser sözleşmesi mahiyetinde olması nedenleriyle davalının davada taraf sıfatı bulunmadığı gerekçesiyle davanın husumet yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir
    Dava, kasko sigorta poliçesine dayalı rücuan tazminat istemine ilişkindir.
    Mahkemece, yazılı gerekçelerle, davanın pasif husumet yönünden reddine karar verilmiştir. Ancak, davalı ile dava dışı yüklenici şirket arasındaki eser sözleşmesi hükümleri, sözleşmenin taraflarına yönelik olarak iç ilişkiye ilişkin bir düzenleme olup, asıl zarar gören 3 ncü kişi ve sigorta ettiren konumundaki selefi, dolayısıyla davacı halefi bağlayıcı değildir. Davalının üçüncü kişilere verilecek zararlardan BK.nun 55 nci madde hükmü uyarınca kusursuz ve dava dışı şirket ile aynı Kanun"un 51/2 nci maddesi uyarınca müteselsil sorumluluğu bulunmakta olup,davalının bu şirkete rücu hakkı da mevcuttur.Bu durumda, BK.nun 355 ve devamı maddelerinde düzenlenen eser sözleşmesinin özelliğinden bahisle,yüklenici şirketin,iş sahibi davalıdan bağımsız olarak iş yürüttüğü ve bu sırada verdiği zarardan tek başına sorumlu olduğu şeklinde bir sonuca somut olayda varılmamalıdır. İş sahibi davalı ...Ş."ne B.K.’nun 55.maddesi hükmünden doğan sorumluluğu nedeniyle, bu davada husumet düşeceğinin kabulü gerekir.
    Bu durumda mahkemece, davalı vekilinin husumet itirazının reddi ile işin esasına girilerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle, davanın husumet yönünden reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 13.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.