13. Hukuk Dairesi 2016/12649 E. , 2019/5612 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, 20 yıl önce davalı ... aracılığı ile ... Yukarı ... Mahallesindeki taşınmazlardaki hisselerini diğer davalı ..."e haricen sattığını, yerin zilyetliğini ..."e terk ettiğini, anılan yerde ... Belediyesi"nin imar uygulaması yaptığını ve dava dışı Mahmut ..."nun bu taşınmazlarda ipotek alacaklısı yapılarak kendi adına 197,97 m² miktarlı taşınmazın oluşturulduğunu, 2005 yılında davalı ... ile 60.000,00 TL karşılığında oluşturulan bu taşınmazın da satışı için anlaştıklarını ve 1.000,00 TL kapora aldığını, satış işlemi için davalılardan ..."e 03.01.2006 tarihinde satış yetkisini içeren vekaletname verdiğini, 06.02.2006 tarihinde davalılar arasında tapuda satışın yapıldığını öğrendiğini ancak satış bedelini alamadığını belirterek 7.500,00 TL"nin davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında da talebini 22.143,75 TL ye yükseltmiştir.
Davalılar davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne, 22.143,75-TL"nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, faiz talebi bulunmadığından bu konuda hüküm tesisine yer olmadığına, karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
1-6100 sayılı HMK yazılı yargılama usulünde 5 aşamaya yer vermiştir. Bunlar; davanın açılması ve dilekçeler aşaması, ön inceleme, tahkikat, sözlü yargılama ve hüküm aşamalarıdır.
Tahkikatın sonlandırılması ve sözlü yargılama aşamasına geçiş ise 6100 sayılı HMK’nın 186. maddesinde düzenlenmiş olup buna göre mahkeme, tahkikatın bitiminden sonra, sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet eder. Taraflara çıkartılacak olan davetiyede, belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilir. Somut olayda, mahkemece, 22/12/2015 tarihli 26.celsede davalı ... vekilinin mazeret dilekçesi hakkında herhangi bir karar vermeden aynı celse davanın kabulüne karar verilmiş ise de; tahkikatın bitirilip sözlü yargılama aşamasına geçilmesi için herhangi bir tebligatta bulunulmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, bu şekilde yukarıda bahsedilen usul hükmüne uyulmaması hukuki dinlenilme hakkını kısıtlayıcı nitelikte olup, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2-Bozma nedenine göre davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle davalıların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan 379,00 TL harcın davalı ..., 379,00TL harcında davalı ..."e iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.