13. Ceza Dairesi Esas No: 2016/3332 Karar No: 2016/17338
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/3332 Esas 2016/17338 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, bir hırsızlık suçuyla ilgili olarak verilmiştir. Mahkeme, daha önce temyiz hakkını kullanmayan sanığın, bozma kararına uygun olarak verilen hükmü temyiz edemeyeceğine karar vermiştir. Ancak, karara karşı çıkan bir karşı oy yer almaktadır. Karşı oyda, savunma hakkının öneminden ve kanun yollarının temel bir parçası olduğundan bahsedilmiştir. Kararın sonunda, 1412 sayılı CMUK'un 325. maddesi, istisnaların genişletici yoruma tâbi tutulmaması ilkesi ve 5320 sayılı CMK'nın Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici maddeler açıklanmıştır.
13. Ceza Dairesi 2016/3332 E. , 2016/17338 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 18.01.2011 tarihli 2010/400 E, 2011/8 K sayılı ilamı ile Mahkemesince kurulan hükmün diğer sanık tarafından temyizi üzerine yapılan inceleme sonucu, Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 20.03.2014 tarihli ilâmı ile verilen bozma kararının, süresinde kararı temyiz etmeyen sanık ..."na da teşmiline karar verildiği, Bozma kararına uygun olarak Mahkemesince kurulan hükmün sanık ... tarafından temyiz edildiğinin anlaşılması karşısında daha önce süresinde kararı temyiz etmeyen sanığın anılan karara ilişkin olarak temyiz hakkı bulunmadığından, sanık ..."nun temyiz isteminin tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE, 27.12.2016 gününde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY : Adil yargılanma hakkının en önemli başlıklarından birini oluşturan savunma hakkı, temel bir insanlık hakkı olarak İHAS 6. ve 2709 sayılı Anayasa’mızın 36. maddeleriyle 5271 sayılı CMK’nın çeşitli hükümlerinde güvence altına alınmıştır. Kanunyoluna başvurma hakkı da, savunma hakkının en önemli bölümlerinden birini oluşturmaktadır. Ayrıca; 7 No."lu Ek Protokolün “Cezai konularda iki dereceli yargılanma hakkı” başlıklı 2. maddesi uyarınca; kural olarak herkes aleyhine verilen mahkumiyet hükmünü temyiz etme hakkına sahiptir. 5271 sayılı CMK"nın 267. maddesi uyarınca, hâkim kararları ile kanunun gösterdiği hâllerde mahkeme kararlarına karşı itiraz kanunyoluna gidilebilir. 5320 sayılı CMK"nın Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici (ya da 1412 sayılı CMUK"un 305/son maddesinde) maddesinde belirtilen istisnalar dışında, bütün nihai kararlar yâni hükümler temyiz kanunyolu denetimine tâbidir. İstisna kapsamında kalan hükümler ise; kesindir. Önceki hükmü süresinde temyiz etmeyen sanığın 1412 sayılı CMUK"un 325. maddesi uyarınca sirayet sonrası ele alınan dava dosyasında aleyhine olarak verilen hükmü temyiz edemiyeceğine dair çoğunluk görüşü, İHAS"ın 6., 7 No."lu Ek Protokol"ün 2. ve 5320 sayılı CMK"nın Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici (ya da 1412 sayılı CMUK"un 305/son) maddelerinin âmir hükümleri ile "istisnaların genişletici yoruma tâbi tutulamaması" ilkesi uyarınca kabule şayân değildir. Bu sebeple, 03.11.2015 tarihinde hırsızlık suçundan verilen 3.600 TL adli para cezasının temyizi kâbil olduğu düşüncesiyle, çoğunluk görüşüne katılmıyoruz.