Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2019/1243 Esas 2020/2294 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1243
Karar No: 2020/2294
Karar Tarihi: 25.06.2020

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2019/1243 Esas 2020/2294 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı şirket ile müvekkili arasında hizmet alım sözleşmesi bulunmaktadır. Sözleşme kapsamında davalı tarafından çalıştırılan dava dışı işçinin müvekkili aleyhine açtığı işçilik alacakları ile ilgili davanın işçi lehine sonuçlandığı ve müvekkilinin dava dışı işçiye icra takibi sonucunda ödeme yaptığı belirtilmiştir. Yapılan ödemeden sözleşme hükümlerine göre davalının sorumlu olduğu ileri sürülerek, asıl davada 36.394,11 TL'nin, birleşen davada 568,41 TL'nin davalıdan tahsili talep edilmiştir. Mahkeme, davacının talebini kısmen kabul etmiş ve davalının sorumluluğunu belirleyen bilirkişi raporu doğrultusunda karar vermiştir. Davacı vekili kararı temyiz etmiştir ancak temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Kanun maddeleri: Hizmet Alımı Sözleşmesi Kanunu (4734 sayılı Kanun), Borçlar Kanunu (6098 sayılı Kanun), İş Hukuku.
23. Hukuk Dairesi         2019/1243 E.  ,  2020/2294 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki asıl ve birleşen davada alacak davasının bozma ilamına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-
    Asıl ve birleşen davada davacı vekili; müvekkili ile davalı şirket arasında hizmet alım sözleşmesi bulunduğunu, sözleşme kapsamında davalı tarafından çalıştırılan dava dışı işçinin müvekkili aleyhine açtığı işçilik alacakları ile ilgili davanın işçi lehine sonuçlandığını ve bu kapsamda müvekkili tarafından dava dışı işçiye icra takibi sonucunda ödeme yapıldığını, yapılan bu ödemeden sözleşme hükümlerine göre davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek, asıl davada 36.394,11TL’nin, birleşen davada 568,41 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Asıl ve birleşen davada davalı, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne dair verilen kararın, Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 14.11.2017 tarihli ve 2015/29974 E. 2017/11141 K sayılı ilamıyla bozulması üzerine mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının davalı ile yapılan sözleşme kapsamında SGK kayıtlarına göre davalı bünyesinde çalışan işçiye yapılan ödemeyi aralarında imzalanan sözleşme hükümlerine göre davalıdan talep edebileceği gerekçesiyle davalının sorumluluğunu belirleyen bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı, asıl ve birleşen davada davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre asıl ve birleşen davada davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 25.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.