
Esas No: 2015/6549
Karar No: 2016/6380
Karar Tarihi: 16.03.2016
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2015/6549 Esas 2016/6380 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava Türü : Alacak
YARGITAY İLAMI
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay"ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı; davalıya ait işyerinde çalışmasının 31.10.2007 tarihine kadar devam ettiğini, işten çıkarıldıktan sonra davalı ... tarafından bir kısım kıdem tazminatının ödendiğini, yapılan ödemenin avans niteliğinde olduğunu ve kıdem ile ihbar tazminatlarının 31.10.2007 tarihindeki ücreti üzerinden ve tüm çalışma süresi dikkate alınarak hesaplama yapılması gerektiğini, eksik hesaplandığını iddia ederek bakiye kıdem ve ihbar tazminatı alacağını talep etmiştir.
Davalı; kendisine husumet yöneltilemeyeceğini, davacıya kıdem tazminatının ödendiğini beyanla davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında kıdem tazminatının ödenip ödenmediği konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
İşçinin iş sözleşmesi feshedilmediği halde çeşitli nedenlerle kıdem tazminatı adı altında yapılan ödemler avans niteliğinde sayılmalıdır. İşçinin iş sözleşmesinin feshinde kıdem tazminatına hak kazanılması durumunda, işyeri ya da işyerlerinde geçen tüm hizmet sürelerine göre kıdem tazminatı hesaplanmalı, daha önce avans olarak ödenen miktar yasal faiziyle birlikte mahsup edilmelidir.
Somut olayda; davacı, 31.10.2007 tarihinde iş akdinin sona erdiğini ve davalı ... tarafından kendisine bir miktar kıdem tazminatı ödemesi yapıldığını iddia etmiş, davalı taraf ise davacıya hak ettiği kıdem tazminatının tamamının ödendiğini ve kıdem tazminatı alacağının bulunmadığını savunmuştur. Yerel mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise davacının iş akdinin son bulduğu 31.10.2007 tarihine kadar hak etmiş olduğu kıdem tazminatı alacağı, davacının 2007 yılının Ekim ayı maaşına göre hesaplanmış ve davalı tarafça, davacının 15.06.2006 tarihine kadar hak ettiği kıdem tazminatına karşılık, ödenen miktar aynen mahsup edilmiştir. Mahkemece davalı tarafından 2006 yılında ödenen kıdem tazminatlarının işleyen faizi ile birlikte mahsup edilmesi gerekirken, ödenen miktarların aynen mahsubu hatalı olup bozma nedenidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 16.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.