18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/16430 Karar No: 2016/433 Karar Tarihi: 13.01.2016
Konut dokunulmazlığını ihlal etme - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/16430 Esas 2016/433 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, konut dokunulmazlığını ihlal etme suçundan sanığın mahkumiyetine karar verildiği belirtiliyor. Ancak kararın hataları bulunduğu ve kanuna aykırı olduğu şeklindeki temyiz isteği kabul edilerek kararın bozulmasına karar verildiği ifade ediliyor. Kararda yer alan hukuka aykırı durumlar şöyle sıralanıyor; (1) hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra, denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlenmesi nedeniyle açıklanacak yeni hükümün Yargıtay incelemesine tabi olacak olması, bu nedenle var olan kanıtların ve sanığın eyleminin açıkça gerekçeye yansıtılmadan önceki karara yollama yapılarak Anayasa ve CMK maddelerine aykırı davranılmış olması; (2) Sanığın girdiği yerin tam olarak tespit edilemediği, bu nedenle hükme varılırken eksik kovuşturma yapılmış olması; (3) TCK'nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğu uygulamasının Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilmiş olması. Detaylı kanun maddeleri ise şöyle açıklanabilir: Anayasa'nın 141. maddesi, CMK'nın 34., 223. ve 230. maddeleri, TCK'nın 53/1-b maddesi.
18. Ceza Dairesi 2015/16430 E. , 2016/433 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Konut dokunulmazlığını ihlal etme HÜKÜM : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleşmesinden sonra, denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlenmesi nedeniyle açıklanmasına karar verilecek yeni hükmün, Yargıtay incelemesine tabi olacak ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hüküm olacağı, bu nedenle kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, önceki karara yollama yapılmak suretiyle, Anayasanın 141. ve 5271 sayılı CMK"nın 34, 223 ve 230. maddelerine aykırı davranılması, - Sanığın girdiği kabul edilen yerin katılanın konutunun eklentisi olduğu iddia edilmiş ve mahkemece de bu şekilde kabul edilmiş ise de, sanığın buğdayı park halindeki traktörün kasasından alması ve ısrarla katılanın konutuna girmediğini savunması, soruşturma aşamasında da sanığın girdiği iddia olunan yerin tespitinin yapılmaması, bu hususta her hangi bir tutanağın dosya arasında bulunmaması karşısında, sanığın buğdayları aldığı yerin duraksamaya yer vermeyecek şekilde mahallinde yapılacak keşifle tespit edilerek sanığın hukuki durumunun takdiri gerekirken eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hüküm tesisi, 3- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun, uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması, Kanuna aykırı, sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnamedeki isteme uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/01/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.