23. Hukuk Dairesi 2012/3743 E. , 2012/6843 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki üyeliğin tespiti, tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili kooperatif ile davalı kooperatif üst birliği arasında 18.06.2002 ve 20.03.2003 tarihlerinde iki adet arsa tahsis ön protokolü imzalandığı, buna göre ... İli, ... İlçesi, ... Köyü hudutları dahilinde birliğin üreteceği arsalardan 49 konutluk arsanın müvekkiline tahsisinin kararlaştırıldığını, protokol şartlarına uyularak dava tarihine kadar 175.600,00 TL"nin davalı birliğe ödendiğini, ancak davalının arsa tahsisi bakımından yükümlülüklerini yerine getirmediğini, yapılan araştırmalarda davalı adına bazı taşınmazların tespit edildiğini ancak bu taşınmazların vasıf ve mahiyetleri gereği tüm kooperatif üyelerinin hisselerini karşılayacak miktarda bulunmadığını, arsa tahsisi yapılmaması nedeniyle inşaatlara başlanamadığını, davalının edimini tam ve eksiksiz yerine getirip getirmediği konusunda ciddi tereddütler oluştuğunu ileri sürerek, davalı kooperatif üst birliğine üye olunduğunun tespiti ile davalı adına kayıtlı ... Köyünde bulunan arsa, tarla ve kadastro parselleri üzerinden taraflar arasındaki anlaşma uyarınca 49 adet konut arsasının davacı adına kayıt ve tescilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kooperatif üst birliğinin görevinin üye kooperatife arsa bulup, bu arsayı imardan geçirerek bina yapılacak şekle uygun hale getirip, aldığı para karşılığı kooperatife tahsis etmek olduğunu, davalı adına kayıtlı tapuların hisseli bulunduğunu, miktarları itibariyle tahsislerinin mümkün olmadığını, imarsız olduklarını, çeşitli parseller içinde bulunduklarını, taşınmazların önce imardan geçirilip sonra tevhitlerinin yapılıp daha sonra tahsislerinin yapılması gerektiğini, tahsis için fiili imkansızlık bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davalı kooperatif üst birliğinin genel kurul tutanaklarında ve hazirun cetvellerinde davacının davalı birliğin üyesi olduğunun açıkça belli olduğu, ayrıca davalının beyan dilekçesinde davacının davalı birliğin üyesi olduğunun açıkça kabulü karşısında üyelik konusunda bir tartışma olmadığı, davacı kooperatifin davalı birliğe üye olduğunun tespitinin istenmesinde hukuki yarar bulunmadığı, davalı adına kayıtlı taşınmazlardan bir tanesi dışındakilerin paylı olduğu, bu taşınmazın bulunduğu yerde henüz imar planın yapılmadığı, taşınmazların tarla niteliğinde olduğu, bu nedenle davalı tarafından davacı tarafa bir tahsisin yapılmasının fiilen imkansız olduğu, taraflar arasında üyelik ilişkisi bulunduğu, bu ilişkide üyesi olunan kooperatifin edimini yerine getirmesi için bir vade öngörülmediği, bu nedenle kooperatifin amacının yerine getirilmediği iddiasıyla davalı ... zorlamanın mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, alınması gereken harç peşin yatırıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.