11. Hukuk Dairesi 2020/1019 E. , 2020/5419 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 20. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 28.06.2018 tarih ve 2017/464 E. - 2018/208 K. sayılı kararın davalı şirket ve davalı TPMK vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi"nce verilen 06.12.2019 tarih ve 2018/1761 E. - 2019/1268 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin 2014/71160 sayılı "TİTİZ GROUP" ibareli markanın 21.sınıfta tescili için TPMK"ya başvuruda bulunduğunu, başvurunun TPMK Markalar Dairesi Başkanlığı tarafından re"sen davalı şirketin 184802 ve 1998/019405 numaralı "TİTİZ" ibareli markaları gerekçe gösterilerek 556 sayılı KHK"nın 7/1-b maddesi uyarınca kısmen reddedildiğini, bu karara karşı yapılan itirazın da TPMK YİDK tarafından reddedildiğini, oysa markalar arasında 7/1-b maddesi anlamında benzerlik bulunmadığını, davacının "TİTİZ" ibaresi üzerinde kazanılmış hakkı olduğunu da ileri sürerek, TPMK YİDK’nun 2015-M-8916 sayılı kararının iptali ile kısmi redde konu emtia yönünden markanın müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili, dava konusu marka işaretleri ve emtia listelerinin aynı olduğunu, davacının önceki tarihli markaların asli unsurunun, dava konusu markada korunmadığını, bu sebeple davacının müktesep hak iddiasında haksız olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Davalı şirket vekili, Markalar Dairesince 556 sayılı KHK"nın 7/1-b hükmünce kısmen red kararı verildiğini, bu nedenle işbu davada sadece TPMK "nın taraf olarak gösterilebileceğini savunarak müvekkili yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; dava konusu başvuru markasının 21. sınıfta tescil edilmek istendiği, itiraza mesnet markaların da 21. sınıf malları kapsadığı, dava konusu markalar arasında 556 sayılı KHK"nın 7/1-b maddesi anlamında ayırt edilemeyecek derecede benzerlik bulunmadığı, davacının yargılama aşamasında davalı şirket yönünden açtığı davadan feragat ettiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne TPMK YİDK"in 2015-M-8916 sayılı kararın iptaline, davalı şirket hakkındaki davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı şirket ve davalı TPMK vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi"nce; davacının başvuru markasındaki ile redde mesnet alınan markalardaki esaslı unsurun "Titiz" ibaresi olduğu, davacı başvurusunda bu kelimenin büyük harflerle yazıldığı ve "Group" ibaresinin de eklenildiği, bu kelimenin gurup olarak telafuz edildiği, ayırt ediciliğinin zayıf olduğu ve davacı markasını ayırt edilemeyecek derecede benzer olmaktan çıkarmadığı, TPMK YİDK tarafından davacı markası kapsamından çıkartılan dava konusu mal ve hizmetlerin redde dayanak gösterilen markaların tescil kapsamındaki hizmetler ile birebir aynı olduğu dolayısıyla 556 sayılı KHK"nın 7/1-b maddesinde aranan ayniyet ve markanın tamamen taklit edilmesi koşullarının gerçekleştiği, davacının önceki markalarının kendisine müktesep hak sağlayacak nitelikte olmadığı, davalı şirket vekilinin istinaf talebi yönünden, davalı şirket hakkındaki dava feragat nedeniyle reddedildiğinden bu davalı lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmemesinin usule uygun olmadığı gerekçesiyle davalı Türk Patent ve Marka Kurumu vekili ile davalı Titiz Temizlik Kozmetik Ürünleri San. ve Tic. Ltd. Şti. vekilinin istinaf başvurularının kabulü ile HMK"nın 353/1-b-2. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davalı Titiz Temizlik Kozmetik Ürünleri San.Tic.Ltd.Şti. aleyhine açılan davanın feragat nedeniyle reddine, davalı TPMK aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, davacının marka tescil başvurusunun TPMK YİDK tarafından 556 sayılı KHK"nın 7/1-b maddesi gereğince kısmen reddine dair YİDK kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davacının 2014/71160 sayılı “TİTİZ GROUP” ibareli başvuru markası ile YİDK tarafından redde mesnet alınan “TİTİZ” ibareli 1998/019405 ve 184802 sayılı markaları arasında 556 sayılı KHK.nın 7/1-b maddesi anlamında ayniyet derecesinde bir benzerlik bulunmadığı gerekçesiyle YİDK kararının iptaline yönelik davanın kabulüne karar verilmiş, davalıların istinafı üzerine bölge adliye mahkemesince taraf markalarının 556 sayılı KHK 7/1-b maddesi anlamında ayniyet derecesinde benzer bulunduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince, başvuru konusu “TİTİZ GROUP” ibareli marka ile başvurunun reddine gerekçe gösterilen “TİTİZ” markaları arasında ilk bakışta ayırt edilemeyecek derecede benzerlik olduğu kabul edilmişse de, 556 sayılı KHK"nın 7/1-b maddesi uyarınca ret kararı verilebilmesi için markalar arasında herhangi bir araştırma yapılmasını gerektirmeyecek ve ilk bakışta aynı veya ayırt edilemeyecek ölçüde benzerlik bulunması ve tescil kapsamlarının aynı olması gerekmektedir. Oysa, somut olayda başvuru ile redde mesnet marka arasında ayniyet olmadığı gibi, ilk bakışta ayırt edilemeyecek düzeyde benzerlik de bulunmamaktadır. Mahkemece, 556 sayılı KHK"nin 8/1-b maddesi uyarınca yapılabilecek olan iltibas değerlendirmesinin KHK"nın 7/1-b bendi anlamında mutlak red sebebi kapsamında yapılamayacak olması nedeniyle davanın kabulü ile başvurunun reddine dair YİDK kararının iptaline karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacının temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, HMK"nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 25.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.