Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/14621
Karar No: 2013/605
Karar Tarihi: 23.01.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/14621 Esas 2013/605 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2012/14621 E.  ,  2013/605 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ÇAYELİ SULH HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 27/01/2012
    NUMARASI : 2010/267-2012/18

    Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirme davası sonunda, yerel mahkemece davanın, reddine ilişkin olarak verilen karar davacı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi .. raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
    Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve yıkım isteğine ilişkindir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, özellikle 21.12.2011 havale tarihli dilekçeden; davacının dava konusu ettiği 17 parsel sayılı taşınmazda mirasbırakanı babası M. A.."ın 24/192 oranında paydaş olduğu, davalının 17 sayılı parselle ilgili mülkiyet iddiasında bulunmadığı görülmektedir.
    Davacı, komşu parsel maliki davalının taşınmaza eklenti inşaa etmek suretiyle tecavüz ettiğini ileri sürerek, eldeki davayı açmış, davalı ise savunmasında, davacının babasından kendi babasının haricen 16 m² yer satın aldığını ve 50 yıllık eski evlerinin yıkılması üzerine yerine yeni bina yaptığını, davacının taşınmazına taşmadığını bildirmiş, yapılan uygulama sonucu elde edilen bilirkişi rapor ve krokisine göre, davalıya ait binanın 17 no"lu parsele 5.50 m²"lik tecavüzünün bulunduğu saptanmış, mahkemece, bu bölümün davalının babasının haricen davacının babasından satın aldığı 16 m²"lik yer içinde kaldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere; çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi davalarında öncelikle çap kaydının yada kayıtlarının getirtilerek tarafların tüm delilleri toplanmalı, dosya keşfe hazır hale geldikten sonra yapılacak uygulamada çekişmeli yer ile yanların ellerinde bulunan kısımların sınırları tarafların ortak beyanlarına göre açıklığa kavuşturulmalı, gerektiğinde bu yön taşınmaz başında dinlenecek yerel bilirkişi ve tanık sözlerinden de yararlanılarak kuşkuya yer bırakmayacak biçimde saptanmalıdır. Daha sonra belirlenen bu durum göz önünde tutularak hazır bulundurulan kadastro fen memuru veya mühendisi sıfat ve yeteneğini taşıyan uzman bilirkişi veya bilirkişilere kadastro sırasında konan nirengi noktalarından, bunlar yoksa hem paftada hem arazide mevcut sabit noktalardan yararlanılarak elektronik aletlerle kadastral yöntemlere uygun biçimde ölçüm yaptırılmalı; bilirkişilerden uygulamayı yansıtan, infazı sağlamaya yeterli ve özellikle davacı tarafın taşınmazına bir tecavüzün bulunup bulunmadığını ve varsa miktarını açıkça gösteren kroki ve rapor alınmalıdır.
    Ne var ki; mahkemece yapılan uygulama soncu alınan fen bilirkişi raporunun hükme yeterli ve elverişli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur.
    Gerçekten de, 17 no"lu parsele tecavüzlü 5.50 m²"lik bölümün harici satışa konu edilen 16 m2"nin içinde mi, yoksa ondan ayrı ve farklı bir bölüm mü olduğu, davalının babasına haricen satılan yerin onlar adına kadastroca tespit görüp görmediği kuşkuya yer vermeyecek biçimde açıklığa kavuşturulmamıştır.
    Hal böyle olunca, öncelikle davaya konu edilen 17 parsel sayılı taşınmazın ilk tesisinden itibaren tedavülü ve tüm maliklerini gösterecek şekilde ve dayanak belgeleriyle birlikte çap ( tapu ) kaydının dosya içine alınması, içlerinde harita mühendisinin de bulunduğu üç kişilik bilirkişi kurulu aracılığıyla yerinde yeniden keşif yapılması, yerel bilirkişi ve tanıkların taşınmaz başında dinlenerek, davacının iddia ve davalının savunmasının eksiksiz bir şekilde soruşturulması, tüm taraf delillerinin toplanarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir.
    Davacının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi