Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/2402 Esas 2017/13377 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2402
Karar No: 2017/13377

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/2402 Esas 2017/13377 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/2402 E.  ,  2017/13377 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı dava dilekçesinde; ... tarafından kullanmakta olduğu 00000167790 abone numaralı elektrik sayacına 09/02/2009 tarihinde 494,40 TL kaçak elektrik tüketim tahakkuku, 1.009,80 TL kaçak ek tahakkuku ve 6.731,70 TL fatura ekstresi tutarında 8.236,00 TL ceza tutanağı ve fatura düzenlendiğini, davaya konu abone numaralı eve kiracı olarak 2008 yılının 7. ayında kiracı olarak girdiğini, ... yetkililerinin evde kaçak elektrik kullanıldığı yönündeki iddialarının tamamen asılsız ve yalnızca şüpheden kaynaklandığını, ... tarafından müvekkilinin kullanmakta olduğu 00000167790 abone numaralı elektrik sayacına 09/02/2009 tarihinde 494,40 TL kaçak elektrik tüketim tahakkuku, 1.009,80 TL kaçak ek tahakkuku ve 6.731,70 TL fatura ekstresi tutarında 8.236,00 TL cezaların ve faturanın iptaline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
    Davalı, cevap dilekçesinde; açılan davayı kabul etmediklerini, açılan davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, davacının davalı kuruma 6.839,43 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    2)Davada kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, davacı vekili lehine ikinci kez vekâlet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.

    Ancak, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği ve "hakimin takdir yetkisi kapsamında" kalmadığından; hükmün, HUMK 438/7, C2 hükmü ve 6100 sayılı HMK 370/2 ek 3/1 maddesi gereğince düzeltilerek onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 6. fıkrasının silinerek yerine ‘Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT gereği davanın red oranına göre hesaplanan 1.396,57 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE’ ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 05.10.2017 günü oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.