Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2009/40425
Karar No: 2011/7447
Karar Tarihi: 11.04.2011

Kasten yaralama - hakaret - tehdit - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2009/40425 Esas 2011/7447 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Şarkikaraağaç Sulh Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanıklar O.S. ve C.S. hakkında tehdit suçundan açılan bir dava olmadığı için bu suçtan kurulan hükümlerin geçerli olmadığı ve infaz edilecek bir mahkumiyet hükmü olmadığı belirtildi. Sanıklara kasten yaralama ve tehdit suçlarından hüküm giyenlerin zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle hükümleri bozuldu. Sanıkların hakaret suçlarından mahkumiyetleri tespit edildi ve cezaları hesaplanırken 5271 sayılı CMK'nın 223/8 maddesi uyarınca düşürüldü. Ancak hükümlerle ilgili bazı hususlarda hatalar yapıldığı için karar bozuldu. Kanun maddeleri olarak 1412 CMUK.nun 317 ve 322. maddeleri, 765 sayılı TCK'nun 102/4. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nun 7, 125/1, 129/3. maddeleri ve 5252 sayılı Kanunun 5/2. maddesi belirtildi.
2. Ceza Dairesi         2009/40425 E.  ,  2011/7447 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 4 - 2007/92364
    MAHKEMESİ : Şarkikaraağaç Sulh Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 29/11/2006
    NUMARASI : 2006/196
    SUÇ : Kasten yaralama,hakaret,tehdit

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    1)-Sanıklar O. S. ve C. S. hakkında tehdit suçundan iddianame ile açılmış bir dava bulunmaması nedeniyle anılan sanıklar hakkında bu suçtan kurulan hükümlerin hukuken bir geçerliliği olmadığı gibi, infaz edilecek bir mahkumiyet hükmü de bulunmadığından O Yer Cumhuriyet Savcısının bu sanıklar hakkında tehdit suçundan kurulan beraat hükümlerine yönelik konusu bulunmayan temyiz istemlerinin 1412 sayılı CMUK.nun 317.maddesi uyarınca REDDİNE,
    2)-Sanıklara atılı kasten yaralama suçu ile sanık A.. Ö..’e atılı tehdit suçunun gerektirdiği cezaların miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu 765 sayılı TCK.nun 102/4. maddesine göre hesaplanan beş yıllık zamanaşımının sanıkların sorgularının yapıldığı 01.02.2006 ve 15.03.2006 tarihi ile inceleme tarihi arasında gerçekleştiği anlaşılmakla, bu hükümlerin BOZULMASINA, 1412 sayılı CMUK.nun 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanıklar Ö.. Ö.., C. S., Ş. S., O. S. ve S. S. hakkında kasten yaralama suçu ile sanık A.. Ö.. hakkında tehdit ve kasten yaralama suçlarından açılan kamu davalarının 5271 Sayılı CMK.nun 223/8. maddesi uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE,
    3)-Sanık Ö.. Ö..’in daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olduğu anlaşıldığından, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için aranan, 5271 sayılı CMK.nun 231/6. maddesinin (a) bendinde yazılı “kasıtlı bir suçtan mahkum olmama” koşulunun bulunmaması nedeniyle, bu sanık hakkında kurulan hükümlerin açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği belirlenerek; sanıklar Ö.. Ö.., S. S. ve Ş. S.hakkında tehdit ve hakaret suçlarından ve sanıklar A.. Ö.., C. S. ve O. S. hakkında hakaret suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde:
    Sanık Ş. S.’ın adli sicil kaydı getirtilmeden hüküm kurulması mahkum olduğu suçlar yönünden aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış ve dosya içeriğine göre, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
    a)- Sanık Ş. S. hakkında katılanlar A.ve Ö.. Ö..’e karşı tehdit suçundan; iddianame içeriğine göre de, sanık S. S. hakkında katılan A.. Ö..’e karşı tehdit suçundan iddianame ile açılmış bir dava bulunmadığı gözetilmeden bu suçtan sanıklar Ş. S. ve S.S. hakkında mahkumiyet hükmü kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK.nun 225/1. maddesine aykırı davranılması,
    b)-Sanık Ş. S.’ın nüfus kaydı getirtilerek kendisine okunmadan yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle 5271 sayılı CMK.nun 209/1. maddesine aykırı davranılması,
    c)- 5237 Sayılı TCK.nun 7. ve 5252 Sayılı Kanunun 9. maddeleri uyarınca sanıkların tehdit ve hakaret suçlarından eylemlerinin uyduğu kabul edilen 765 sayılı TCK. ve 5237 sayılı TCK.nun tüm hükümleri olaya ayrı ayrı uygulanmak suretiyle sonuçlar belirlenmesi, bu şekilde belirlenen sonuç cezaların karşılaştırılması ve sonucuna göre lehe olan kanunun belirlenmesi gerekirken açıklanan şekilde ve denetime olanak verecek biçimde cezalar hesaplanıp sonuçlar belirlenmeden ve hakaret suçu yönünden 5237 sayılı TCK.nun 125/1. maddesinde öngörülen seçimlik cezalardan adli para cezasının tercih edilmesi halinde 5237 sayılı yasanın sanıklar lehine olacağı da gözetilmeden 765 sayılı yasa hükümlerinin lehe olduğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
    d)-5237 sayılı TCK.nun 129/3.maddesinde; hakaret suçunun karşılıklı işlenmesi halinde olayın mahiyetine göre verilecek cezadan indirim yapılabileceği gibi “ceza verilmesinden de vazgeçilebileceği“ düzenlemesi karşısında, hükmün sonuçları itibariyle 5237 sayılı TCK.’nun 129/3. maddesinin 765 sayılı TCK.nun 485/2. maddesinden daha lehe bir düzenleme olduğu gözetilmeden sanıklar C. S., O. S., S. S. ve Ş. S.hakkında hakaret suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması,
    e)-Kabule göre de;
    aa)-Sanıkların hakaret suçundan eylemlerine uyan 765 sayılı TCK.nun 482/3. maddesinde öngörülen adli para cezasının suç tarihindeki alt sınırının 5252 Sayılı Türk Ceza Kanunun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanunun 5/2. maddesine göre, 450,00 YTL olduğu gözetilmeden 489,00’er YTL’ye hükmedilmesi suretiyle fazla ceza tayini,
    bb)-Olayın katılanlar A.ve Ö.. Ö..’in hakaret eylemleri ile başladığı kabul edildiği halde, sanıklar Ş. S. ve S. S. hakkında tehdit suçundan ceza tayin edilirken haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasının gerekip gerekmediğinin tartışılmaması,
    cc)-Sanık Ş. S.’ın adli sicil kaydı da getirtilerek içeriğine göre, hükümden sonra 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasa’nın 562.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 231.maddesi uyarınca ve bu maddenin 6.fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7.maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; hükmolunan cezaların tür ve süresine göre sanıklar C. S., O. S., S.S., Ş.S. ve A.. Ö.. hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinin açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    dd)-Sanıklara sebebiyet verdikleri yargılama giderleri ayrı ayrı yükletilmesi gerekirken müteselsilen tahsiline karar verilerek 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
    Bozmayı gerektirmiş, O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 11.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi