MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, müvekkili hakkında ... .... İcra Müdürlüğünün 2014/250 Esas sayılı dosyasında icra takibi başlatıldığını, müvekkilinin borcunun bulunmadığını, zira başlatılan takibin 2011 yılında başlatıldığını, oysa ki müvekkilinin 2013 yılı Nisan ayından sonra daireyi satın aldığını, ayrıca söz konusu dairede kiracının oturduğunu ve aidat ödemelerinin kiracı tarafından yatırıldığını beyanla müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, dava konusu alacakların ....400,00 TL"sinin 2011 yılı içerisinde siteye yapılan mantolama bedelinin davacıya düşen payına ilişkin olduğu, kalan 300,00 TL"sinin ise 2011 yılına ait aidat alacağı olduğunun bildirildiği, ancak davacının kendisine ait dairenin içerisinde bulunduğu 295 ada 20 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydından, taşınmazı 24/04/2013 yılında satın almış olduğu, davacıya yüklenen borcun ise 2011 yılına ait olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile; davacı ..."nin ... .... İcra Müdürlüğünün 2014/250 sayılı dosya üzerinden yürütülen icra takibi yönünden davalı ... Sitesi Yönetimine borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkeme kararı davalı vekiline 17.04.2017 tarihinde tebliğ edilmiş olup, temyiz harcı 02.05.2017 tarihinde yatırılmış ve temyiz dilekçesi de 02.05.2017 tarihinde verilmiştir. Bu durumda HUMK"nın 437. maddesi hükmünde öngörülen 8 günlük temyiz süresi geçmiş bulunduğundan, 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/... Karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca temyiz isteminin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine 12/02/2019 gününde oybirliği ile karar verildi.