Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/8694
Karar No: 2016/6473
Karar Tarihi: 24.05.2016

Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/8694 Esas 2016/6473 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanıkların kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilmiştir. Ancak, mahkeme bu suçun yasal unsurlarının oluşmadığını belirterek sanıkların beraatine karar vermiştir.
Sanıklar, resmi olarak boşanmalarına rağmen birlikte yaşayıp SGK'dan aylık alarak haksız menfaat elde etmekle suçlanmıştır. Ancak, Türk Medeni Kanunu'ndaki boşanma maddelerine göre, evlilik birliğinin en az bir yıl sürmesi ve tarafların birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılacağı belirtilmektedir. Mahkeme, boşanmanın maaş almak amacıyla yapılsa bile hileli davranış olarak vasıflandırılamayacağını vurgulamıştır.
Mahkeme kararında, sanıkların suçsuz olduğu ve beraatlerine karar verildiği belirtilmiştir. Ayrıca, kararda dolandırıcılık suçunun yasal unsurlarının neler olduğu açıklanmamıştır.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 158/1-e-son, 43/1, 62, 52/4, 53/1 maddeleri
- Türk Medeni Kanunu'nun 166/3 maddesi
- 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 56. maddesi
- 5320 Sayılı Kanun'un 8/1. maddesi
- 1412 Sayılı CMUK'un 321. maddesi
23. Ceza Dairesi         2015/8694 E.  ,  2016/6473 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 158/1-e-son, 43/1, 62, 52/4, 53/1 maddeleri uyarınca 3 yıl 1 ay 15 gün hapis, 19.027 TL adli para cezası ve hak yoksunluğu

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Resmi olarak evli iken, sanık ...’ın vefat eden babasından ölüm aylığı alabilmek için resmen boşandıkları halde birlikte yaşamaya devam edip, katılan SGK"dan aylık almak suretiyle haksız menfaat temin ettikleri ve dolandırıcılık suçunu işledikleri iddia edilen olayda;
    Herhangi bir mahkeme tarafından mutlak butlanla malul bir karar olduğuna hükmedilmediği sürece hukuken geçerli olan boşanma kararlarından sonra eski eşlerin bir arada yaşamasını yasaklayan kanuni bir düzenleme bulunmadığından; boşanmanın hileli davranış olarak kabul edilmesi mümkün değildir.
    Kaldı ki, Türk Medeni Kanunu"nun 166/3 maddesinde, evliliğin en az bir yıl sürmesi ve eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliğinin temelinden sarsılmış sayılacağı; hakimin, tarafların iradelerini serbestçe açıkladıklarına kanaat getirmesi ve boşanmanın mali sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması halinde de boşanmaya hükmolunacağı vurgulanmaktadır. Olaya bu açıdan bakıldığında zikredilen maddeye göre açılan boşanma davalarında yasa, boşanma gerekçesinin doğruluğunu araştırma hususunda boşanma kararını verecek hakime araştırma yetkisi vermediğinden, maaş almak amacı ile yapılan boşanmalar dahi hileli davranış olarak vasıflandırılamaz.
    Üstelik 5510 sayılı Kanun"un 56. maddesinde bu durumu tespit edilen kimselerin gelir ve aylığının kesileceği ve ödenmiş tutarların geri alınacağı düzenlenmesine karşın bu hususta cezai düzenlemeye yer verilmemiştir.
    Bu açıklamalar çerçevesinde somut olay değerlendirildiğinde; hukuki düzenlemeler ve ilgili kurum tarafından nüfus idaresi aracılığıyla kontrol ve denetim zorunluluğunun bulunduğu da dikkate alındığında, suçun yasal unsurlarının oluşmadığı anlaşılmakla, sanıkların beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı 5320 Sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.05.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi