Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/6027
Karar No: 2013/957
Karar Tarihi: 21.01.2013

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2012/6027 Esas 2013/957 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, bir bayilik sözleşmesinin davalı tarafından haklı bir gerekçe olmadan feshedilmesi halinde müşteri ve yedek parça tazminatının mümkün olduğuna karar verdi. İlk sözleşmenin sonlandırılmasıyla birlikte müşteri çevresini geliştiren tek satıcının talep edebileceği tazminatın miktarının belirlenmesi için bilirkişi raporu istendi ve elde kalan stok malların satın alma tarihleri tespit edilerek, uygun bir karar verildi. Kanun maddeleri ise TTK.134/2, TTK.20/3 ve Yeni TTK.122.
19. Hukuk Dairesi         2012/6027 E.  ,  2013/957 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmasız, davalı vekilince de duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı ...yetkili temsilcisi ... ve vek.Av.... ile davalı vek.Av...."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan şirket yetkili temsilcisi ve avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -

    Davacı vekili, müvekkilinin 1989 yılından beri davalı ...nin bayiliğini yapmakta iken haklı gerekçe gösterilmeden sona erdirildiğini, müvekkilinin davalının ilk bayi olduğunu, davalının markasının Türkiye’de tanınmasını sağladığını, 20 yıl süren bayilik ilişkisinin davalı tarafından keyfi olarak 07.06.2008 tarihinde sonlandırıldığını, müvekkilinin ticari itibarının zedelenip zarara sokulduğunu, davalının feshinin haklı bir gerekçeye dayanmadığını ve müvekkilinin sözleşme süresince aykırı davranışının olmadığının davalı yanca açıkça kabul edildiğini, müvekkilinin portföy tazminatına hak kazandığını, sözleşmenin 2010 yılına kadar uzatılmasına rağmen süresinden önce feshi nedeniyle kâr mahrumiyeti zararının doğduğunu, süresinden önce fesih nedeniyle elde kalan yedek parçaların bulunduğunu belirterek, kâr mahrumiyeti, portföy tazminatı, yedek parça bedeli ve markaya yapılan yatırım bedellerinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının sözleşmenin haksız feshedildiği iddiasının asılsız olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, TTK.nun 134/2.maddesinde öngörülen portföy tazminatı acente için acentelik sözleşmesinin sona ermesi halinde tespit edilecek tazminat olduğu, oysa ki dava konusu sözleşmenin bayilik sözleşmesi olup, portföy tazminatı istenemeyeceği, 10.03.1997 tarihli sözleşmenin belirli süreli olarak kararlaştırıldığı, tarafların devam eden yıllarda akdi yürürlükte tutmaları ile sözleşmenin niteliğinin belirsiz süreli sözleşmeye dönüştüğü 01.01.2006 ile 01.01.2007 tarihleri arasındaki geçiş sürecinde TTK.nun 20/3.maddesine uygun şekilde bayilik sözleşmesinin iki yıl süre verilerek feshine ilişkin beyanın davacıya ulaştığı fesih beyanının hukuken geçerli olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2-Davacı kâr kaybı haricinde elinde kalan yedek parça bedeli ve müşteri (portföy) tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Tek satıcılık sözleşmesinin haklı nedenle feshi haricinde sözleşmede öngörülen veya makul bir sürede feshi halinde müşteri çevresini kaybeden ve ekonomik bakımdan güç durumda kalan tek satıcının bu nedenle tazminat isteyebileceğine dair davanın açıldığı tarih itibariyle yasal bir düzenleme mevcut değildir (Yeni TTK.nun 122.madde). Ancak öğretide kabul edilmektedir.
    Davacı ilk sözleşmenin 10.03.1997 tarihli sözleşmenin feshedildiği tarihe kadar davalı firmanın ürettiği ... marka araçları Türkiye pazarına tanıtarak bu markanın yayılmasına katkıda bulunmuştur. Bu şekilde müşteri çevresini tamamen veya önemli ölçüde geliştiren tek satıcının sözleşmenin haklı bir neden haricinde sona erdirilmesi durumunda münasip bir tazminat talebi hakkaniyet gereğidir.
    Ayrıca davacı sözleşme kapsamında elinde kalan yedek parçaların bedelinin tahsilini de talep etmiştir. Mahkemece bu hususta olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemiştir.
    Bu durumda mahkemece yapılacak iş tek satıcı tarafından sağlanan müşteri çevresi göz önüne alınarak davacının talep edebileceği müşteri tazminatının miktarı ve elde kalan stok mallar yönünden satın alma tarihlerinin tespiti ve stok malların başka bir şekilde değerlendirilip değerlendirilmeyeceği hususları üzerinde durularak bu kalem alacağın da tespiti için bilirkişi kurulundan rapor alınarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar vermekten ibarettir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir edilen 990.00.TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 21.01.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi