15. Ceza Dairesi 2014/20471 E. , 2017/9503 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, sahtecilik
HÜKÜM : Sanık hakkında; ...nun 158/1-e,52/2,168/2,62,51/1-3-6-7-8,53,204/1,62,51/1-3-6-7-8,53 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık ..." ın, ....Eczane işletmecisi eczası ve temyiz dışı sanık ..." ün ise yetkili kalfa olduğu ve ..." ün sahte reçete ve hasta katılım payından muaf ilaç raporunu Dr. ... ve Op.Dr.... imzaları ve kaşelerini sahte olarak imza ve kaşe edip müşteki ... adına 1500-TL lik psikyatri ilaç alınmış gibi göstererek evrak tanzimle Sosyal Güvenlik Kurumu Diyarbakır sağlık Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğüne gönderdiği ve buna istinaden sanık eczacı ..."ın ....bankası ,,,, Şube,,,, vadesiz hesabına 1.366.47-TL’nin kurum tarafından yatırıldığı iddia edilen olayda;sanığın,eczaneden sahte reçetelerle ilaç alındığında eczanede olmadığını savunduğu ve alınan bilirkişi raporlarına göre reçetedeki imza ve yazıların sanığa ait olduğunun belirlenemediği gözetilerek sanığın dolandırıcılık ve sahtecilik suçlarını işlemeye yönelik kastının olduğuna dair delil elde edilemediği anlaşıldığından sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine dair hüküm kurulması,
Kabule göre de;
5237 sayılı TCK"nın 158. maddesinin 1. fıkrasının (e), (f) (i) ve (k )bentlerinde sayılan hallerde adli para cezasının tayininde tespit olunacak temel gün, suçtan elde olunan haksız menfaatin iki katından az olmayacak şekilde asgari ve bu miktara yükseltilerek belirlenecek gün sayısı üzerinden arttırma ve eksiltmeler yapıldıktan sonra ortaya çıkacak sonuç gün sayısı ile bir gün karşılığı aynı kanunun 52. maddesi uyarınca, 20-100 TL arasında takdir olunacak miktarın çarpılması neticesinde sonuç adli para cezasının belirlenmesi gerektiği gözetilmeksizin TCK"nın 158/1-f. son maddesi gereğince temel ceza belirlenirken doğrudan haksız elde olunan yararın iki katının esas alınması suertiyle yazılı şekilde uygulama yapılması,
Kanuna aykırı olup,sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 18/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.