19. Hukuk Dairesi 2017/2437 E. , 2018/2768 K.
"İçtihat Metni"....
Taraflar arasındaki itirazın iptali davası hakkında ..... Mahkemesi’nden verilen davanın reddine dair 11/03/2016 gün, 2016/74 E.-2016/628 K. sayılı hükme karşı davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması sonucunda ..... Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi tarafından verilen davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun esastan reddine yönelik kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, davalı tarafından.....ehine keşide edilen 50.000,00 TL tutarındaki muhatabının..... olduğu çekin müvekkili bankaya kredi teminatı olarak devir edildiğini, ancak süresi içerisinde ibraz edilmemesi nedeniyle çek vasfını kaybettiğini, söz konusu borcun ödenmemesi üzerine borçlu aleyhine ..... 14. İcra Müdürlüğü 2015/4254 Esas sayılı dosyası ile ilamsız takibe geçildiğini ve borçluya ödeme emri tebliğ edildiğini, davalının icra dosyasına yaptığı haksız itirazın iptali ile takibin devamına ve %20 oranından aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, ...... 14. İcra Müdürlüğü dosyası ile düzenlenen ödeme emrinin davalı adına değil ......adına düzenlendiğini, ödeme emrindeki maddi hata düzeltilmeden itirazın iptalinin istenmesinin mümkün olmayacağını, takip konusu çekin karşılığının çek teslim bordrosundaki çeklerle tahsil edildiği için ibraz edilmediğini, davacı tarafın ibraz süresi içerisinde yani 09/02/2015 tarihinde lehtardan iş bu çeke karşılık iki adet toplam 57.500,00 TL bedelli çek aldığı için müvekkiline ait çeki ibraz etmediğini, lehtar tarafından müvekkiline ait çek talep edildiğinde ise kasada olmadığı gerekçesi ile vermekten imtina edildiğini, müvekkilinin lehtardan alacaklı olduğunu, davaya konu çeki lehtara avans olarak verdiğini, lehtar tarafından sipariş edilen malın teslim edilmemesi üzerine banka kredi borçlusu olan lehtar tarafından çek teslim bordrosunda yazılı çekler teslim edilmek suretiyle çekin takastan çekildiğini, borçlu olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama neticesinde, davacının davada çek ihdasına neden olan temel ilişkiden dolayı alacaklı bulunduğunu kanıtlaması gerektiği, kambiyo hukukuna dayalı müracaat hakkını kaybeden davacının çeke yazılı delil başlangıcı olarak dayanabileceği ve temel ilişkiden doğan alacağını tanık dahil her türlü delille kanıtlayabileceği, ancak çek ve davacı tarafın beyanı çerçevesinde çeki ciro yolu ile ele geçiren son hamil ile keşideci arasında temel ilişki bulunmadığı, davacının TTK.nın 732. maddesinde düzenlenen sebepsiz iktisap nedenine de dayanmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, davacı banka tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, dava konusu çekin yasal süresi içerisinde ibraz edilmediğinden kambiyo senedi vasfını yitirdiği, davacı banka ile davalı keşideci arasında temel bir borç ilişkisi bulunmayıp, dava konusu çek, dava dışı hamil kredi borçlusu tarafından kredi borcunun teminatını teşkil etmek üzere rehin olarak verildiği, davacının artık kambiyo hukukuna ilişkin haklarını kaybettiği ,davacının TTK.nın 732. maddesi hükmüne göre sebepsiz zenginleşmeye dayalı olarak keşideciden borcun ödenmesini isteyebileceği ancak çekler hakkında uygulanacak poliçeye ait hükümlerin düzenlendiği TTK.nın 818. maddesinde rehin cirosu ile ilgili aynı Kanun"un 689. maddesine yapılmış bir atıf bulunmadığından, çekte rehin cirosu caiz olmayıp, rehin veya bunun sonucunu elde etmeye yönelik teminat amacıyla çekin elde edilmesi halinde çeki devir alan bankanın çeke dayalı hakları kullanamayacağı, bankanın yetkili hamil olarak kabul edilemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddi doğru değil ise de karar redde ilişkin olup, sonucu itibariyle doğru görüldüğü gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK.S353/1-b-1. maddesi gereğince esastan reddine dair karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava ibraz süresi geçmiş çekten dolayı keşideci aleyhine başlatılmış takibe yönelik itirazın iptali davasıdır. Dava konusu çek fotokopisi incelendiğinde davacı bankaya rehin değil temlik cirosu ile temlik edildiği görülmektedir. Bu durumda çek hamili TTK 732. maddesinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre keşideci aleyhine gidebileceğinden dosya kapsamıyla örtüşmeyen yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesi olan .... 2. Asliye Ticaret Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesinin 22. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 16/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.