Esas No: 2021/6274
Karar No: 2022/2809
Karar Tarihi: 05.04.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2021/6274 Esas 2022/2809 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, Şal Konfeksiyon ve Ayakkabıcılık San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine hizmet tespiti davası açtı ve mahkeme tarafından şirketin ihyasına karar verildi. Ancak davalı vekili istinaf başvurusunda bulundu ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi, ihyası istenen şirketin Kanuna uygun olarak ticaret sicilinden terkin edildiğinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davalının sorumlu tutulmasında bir yanlışlık olmadığına karar verdi. Davalı vekili kararı temyiz etti ancak Yargıtay, verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğuna karar verdi ve Bölge Adliye Mahkemesinin kararını onadı.
Kanun Maddeleri:
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/b-1 maddesi: İstinaf başvurusunun esastan reddedilebileceğini belirtir.
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 370/1. maddesi: Temyiz edilen kararın onanması durumunda yapılacak işlemleri düzenler.
- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 372. maddesi: Kararın bir örneğinin İlk Derece Mahkemesine ve Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesini ve bir temyiz ilam harcının alınmasını düzenler.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
43. HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 21.01.2021 tarih ve 2020/532 E. - 2021/18 K. sayılı kararın davalı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 43. Hukuk Dairesi'nce verilen 07.07.2021 tarih ve 2021/760 E. - 2021/862 K. sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, dava dışı Şal Konfeksiyon ve Ayakkabıcılık San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine hizmet tespiti davası açtığını, yargılamasının İstanbul 19. İş Mahkemesi'nin 2017/274 Esas sayılı dosyası üzerinden devam ettiğini, yargılama esnasında söz konusu şirketin ticaret sicilinden re’sen terkin edildiğinin anlaşıldığını ileri sürerek, Şal Konfeksiyon ve Ayakkabıcılık San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davaya cevap vermemiştir.
İlk Derece Mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; terkin edilen şirket hakkında İstanbul 19. İş Mahkemesi'nin 2017/274 Esas sayılı dosyası üzerinden devam eden davanın şirketin ihyası için hukuki menfaatin varlığı ve haklı sebep niteliğinde olduğu, terkini talep edilen şirket hakkında yargılama devam ederken TTK hükümlerine aykırı şekilde sicilden terkin edildiğinin anlaşıldığı, iş mahkemesindeki anılan yargılama nedeniyle işbu davanın herhangi bir süreye tabi olmadan açılabileceği, şirket hakkındaki dava ve sonuçlarıyla sınırlı olmak üzere şirketin yeniden ihyası gerektiği, TTK’nın geçici 7. maddesinin 4. fıkrasının a bendi uyarınca sicil kayıtlarına göre şirketi temsile yetkili kişilere ayrıca tebligat yapılmadığının anlaşıldığı, terkin işlemini TTK'nın geçici 7. maddesine uygun olarak yapmayan davalının yargılama giderlerinden sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, Şal Konfeksiyon ve Ayakkabıcılık San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin İstanbul 19. İş Mahkemesi'nin 2017/274 Esas sayılı dosyası ve müteakip işlemler yönünden ihyasına, kararın tescil ve ilanına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre; ihyası istenen şirket ve yetkililerine ihtar tebliğ edildiğine dair dosyada herhangi bir belge bulunmadığı, terkin işleminin yayımlandığı 16/07/2014 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi'nde ihtarın ilan edildiği belirtilen 31/03/2014 tarih ve 8539 sayılı Ticaret Sicil Gazetesi de dosya içerisinde bulunmadığı, dolayısıyla davalı tarafından ihyası istenen şirketin Kanuna uygun olarak ticaret sicilinden terkin edildiği ispatlanamadığı, bu nedenle davalının yargılama giderleri ve vekalet ücretinden dolayı sorumlu tutulmasında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK'nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 21,40 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 05/04/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.