Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/3402 Esas 2012/6742 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/3402
Karar No: 2012/6742
Karar Tarihi: 16.11.2012

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2012/3402 Esas 2012/6742 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı taraf, kooperatif üyeliği sırasında zilyetliği altında bulunan 435 m²'lik bir alanın sadece 215 m² olarak gösterildiğini iddia ederek dava açmıştır. Davalı taraf bu iddiayı reddetmiştir. Mahkeme, yapılan inceleme sonucunda davacının iddialarının kanıtlanamadığına karar vermiştir. Bu kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay, yapılan incelemenin yanlışlığına karar vererek davayı tekrar görülmeye açmıştır. Yapılan ikinci yargılama sonucunda mahkeme, davacının iddialarını kanıtlayamadığına karar vermiştir ve önceki kararı onamıştır.
Kanun Maddeleri: Kooperatifler Kanunu'nun 23. maddesi - Eşitlik İlkesi
23. Hukuk Dairesi         2012/3402 E.  ,  2012/6742 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tesbit, muarazanın giderilmesi davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-

    Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, bu kooperatif kurulurken her üyenin işgalci konumunda bulunduğu taşınmazın alanı nisbetinde kooperatifte hak sahibi olacağının kararlaştırıldığını, müvekkilinin zilyetliğinde bulunan yer 435 m² olmasına rağmen davalı kooperatif tarafından hazırlanan listede 215 m² olarak gösterildiğini ileri sürerek, müvekkilinin zilyetliğinden bulunan yerin 435 m² olduğunun tespiti ile muarazanın bu şekilde giderilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının da bir kısmında işgalci konumunda bulunduğu taşınmaz daha önce Hazine adına kayıtlı iken, gecekondulaşmayı önleme projesi kapsamında Konyaaltı Belediye Başkanlığı"na devredildiğini, müvekkili kooperatifin de aynı amaçla bölgedeki gecekondu sahipleri tarafından kurulduğunu, gecekonduların ve hak sahiplerinin tespitinin Konyaaltı Belediye Başkanlığı"nca yapıldığını, davacının 215 m²"lik alanda işgalci durumunda olduğuna ilişkin belediye yazısına istinaden bu miktar için üye kaydedildiğini, davacının zilyetliğinden bulunan bu yerin tespitine ilişkin Konyaaltı Belediye Başkanlığı kararına karşı İdare Mahkemesi"nde açtığı ve ret kararı ile sonuçlanan davanın kesinleştiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, davacı her ne kadar üyelik başvurusunda zilyetliğinde bulunan yerin 435m² olduğunu ihtirazi kayıtla bildirerek 215 m² için üye olmuş ise de, bu tarihten sonra ihtirazi kayıtla bildirdiği miktar için her hangi bir işlem yapmadığı, üyelik başvurusuna göre arsa tahsisi yapılmasına ilişkin genel kurul kararları aleyhinde dava açmadığı, aidat ödemelerini 435 m² üzerinden değil 215 m² üzerinden yaptığı, bu bakımdan 215 m² üzerinden üye olduğunun kabulü gerektiği sonucuna varılarak, davanın reddine ilişkin verilen karar, Yargıtay 16. Hukuk Dairesi"nin 15.09.2009 tarih ve 2008/5451 Esas, 2009/5382 Karar sayılı ilamıyla, davacının ihtirazi kayıtla zilyetliğinde olduğunu belirttiği diğer kısma ilişkin çekişmenin sonucunun ve bu alan için kızı adına yaptığı başvurusunun kabul edilmeme nedenleri ile Kooperatifler Kanunu"nun 23. maddesindeki eşitlik ilkesi kapsamında kooperatifteki genel uygulama ve diğer üyelerin durumlarının da araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur.
    mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, alınan ek bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının, işgal ettiği yerin 215 m² olarak belirlenmesine ilişkin Konyaaltı Belediyesi"nce verilen kararın iptali ve zilyetliğinden bulunan yerin 435 m² olduğunun tespiti istemiyle idari yargıda açtığı davanın reddedildiği ve bu kararın kesinleştiği, kızı adına talepte bulunduğu yerin de bu iddia ettiği 435 m²"ye dahil olduğu, kooperatifin tüm üyerinin taahhütnameleri kapsamında üyeliğe kabul edildikleri, davacının diğer üyelere taahhütleri dışında bir işlem yapıldığına ilişkin bir iddiasının da bulunmadığı, davalı kooperatifin davalı aleyhine eşitlik ilkesini zedeleyici bir uygulamasının olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.