17. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/8389 Karar No: 2010/4249 Karar Tarihi: 4.5.2010
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2009/8389 Esas 2010/4249 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2009/8389 E. , 2010/4249 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İcra Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı alacaklı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı 3.kişi vekili, ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı dosyasından, haczedilen ... plakalı aracı 26.08.2009 tarihinde noterden satın aldığını belirterek, İİK”nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak istihkak davasının kabulü ile anılan haczin kaldırılmasını istemiştir. Davalı alacaklı vekili, ilk oturumda dava konusu araç mülkiyetinin davacıya geçtiğini kabul etmiş ve HMUK’nun 94/2 maddesi uyarınca yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacının dava konusu aracı hacizden önce 2918 sayılı Yasa’ya uygun olarak noterden satın alarak mülkiyeti kazandığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından yargılama giderinden sorumlu olmamaları gerektiğinden bahisle temyiz edilmiştir. Dava, İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan istihkak davasına ilişkindir. Davacı 3.kişi,icra müdürlüğüne istihkak iddiasında bulunmadan doğrudan bu davayı açmış ve vekaletnamesindeki yetkiye dayanarak davalı alacaklı vekili ilk oturumda davayı kabul etmiştir. Davanın kabulü halinde kural olarak yargılama gideri davalıya yükletilmiştir. Ancak bu kuralın istisnası HMUK’nun 94/2. fıkrasında düzenlenmiş olup buna göre davalı hal ve vaziyeti ile davanın açılmasına sebebiyet vermemiş ve ilk oturumda davayı kabul etmiş olması ve belirtilen bu iki koşulun bir arada bulunması gerekir. Somut olayda, davalı alacaklı davayı ilk oturumda kabul etmiş ve davacı 3.kişi davadan önce istihkak iddiasında bulunarak alacaklının bu iddiayı kabul veya haczi kaldırma imkanı vermeden bu davayı açtığından alacaklının dava açılmasına sebebiyet verdiği söylenemez. Bu durumda, mahkemece davanın açılmasına sebebiyet vermeyen alacaklının HUMK”nun 94.maddesi gereğince yargılama giderinden sorumlu olmaması gerekirken, aksi düşüncelerle aleyhine yargılama gideri ve avukatlık ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ne var ki, bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirir nitelikte görülmediğinden H.U.M.K’nun 438/7.maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün fıkrasının 2. ve 3.bendinin tümünün silinerek yerine 2.bent olarak” Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesi son cümlesi gereğince 1.557,00 TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalı alacaklıya verilmesine” 3.bent olarak ”Dava ilk otumda kabul edildiğinden Harçlar Yasasının 22.maddesi gereğince karar ve ilam harcının 1/3 olarak alınması gereken 488.52 TL"den peşin alınan harcın mahsubu ile kalan 421.00 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına” ibaresinin yazılmasına ve kararın düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı alacaklıya geri verilmesine 4.5.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.