Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/4771 Esas 2015/6749 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/4771
Karar No: 2015/6749
Karar Tarihi: 01.07.2015

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/4771 Esas 2015/6749 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/4771 E.  ,  2015/6749 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Menemen Sulh Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 11/02/2015
    NUMARASI : 2015/127-2015/128

    Vesayet hukukuna ilişkin olarak yapılan yargılamada Lüleburgaz Sulh Hukuk ve Menemen Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, vasi tayini istemine ilişkindir.
    Davacı, Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesine sunduğu 9/10/2013 tarihli dava dilekçesiyle ağabeyi İbrahimin engelli olduğunu, yürüme ve konuşmada güçlük çektiğini, 8 aydır kendisinin baktığını belirterek ağabeyine vasi tayin edilmesini talep etmiştir.
    Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesince, kısıtlı adayının dava açıldığı sırada ilçe sınırları içinde bulunan Tatar Köyünde ikamet ettiği ancak dava devam ederken İzmir"in Menemen ilçesinde bulunan İlçim Huzurevine yerleştiği, dava devam ederken yerleşim yerinin değiştirilmesinin TMK"nın 462. maddesi uyarıncayerleşim yerinin değiştirilmesine izin mahiyetinde kabul edilmesi gerektiği belirtilerek yetkisizlik kararı verilmiştir.
    Menemen Sulh Hukuk Mahkemsince ise kişinin sağlık ve bakım için bir yere konulmasının yerleşim yeri edinme sonuucunu doğurmayacağı, kısıtlının son yerleşim yerinin Lüleburgaz olduğu belirtilerek yetkisizlik kararı verilmiştir.
    Türk Medenî Kanununun 411. maddesine göre, "Vesayet işlerinde yetki, küçüğün veya kısıtlının yerleşim yerindeki vesayet dairelerine aittir." Aynı Kanunun 19/1. maddesi uyarınca da, “Yerleşim yeri, bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir.”
    Dosya kapsamından, Lüleburgaz Sulh Hukuk Mahkemesi ve Menemen Sulh Hukuk Mahkemesinin yetkisizlik kararlarının taraflara tebliğe çıkartılıp, kesinleşme şerhi verilmeden gönderildiği anlaşılmaktadır.
    HMK’nın 22/2. maddesinde "İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtay’ca belirlenir." hükmüne yer verilmiştir.
    Yargı yeri belirlenebilmesi için, her iki kararın da temyiz edilmeksizin kesinleşmiş olması gerektiğinden öncelikle, anılan kararların tebliğe çıkartılıp temyiz edilmesi halinde, dosyanın Yargıtay ilgili hukuk dairesine, temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde kesinleşme şerhi verildikten sonra yargı yeri belirlenmesi için Daireye gönderilmesi gerekmektedir.
    SONUÇ: Bu aşamada yargı yeri belirleme koşulları bulunmayan dosyanın mahalline GÖNDERİLMESİNE 01/07/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.