12. Ceza Dairesi 2019/13631 E. , 2021/950 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 548,26 TL maddi, 1.500,00 TL manevi tazminatın tahliye tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Davalı vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırının 3.200,00 TL olduğu ve davacı lehine hükmedilen tazminat miktarının 2.048,26 TL olması nedeniyle hükmün davalı açısından kesin olduğu görülmekle;
Davalı vekilinin temyizinin katılma yolu ile yapılmadığı dikkate alınarak, 6100 sayılı HMK’nın geçici 3. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan ve 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik HUMK’un 427. ve ek 4. maddelerindeki temyiz sınırı ve hükmolunan tazminat miktarına göre hükmün kesin olması nedeniyle davalı vekilinin temyiz isteminin 1086 sayılı HUMK’un 432. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE,
2- Davacı vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Tazminat talebinin dayanağı olan Simav Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/119 Esas – 2013/273 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Resmi Belgeyi Bozma, Yok Etme veya Gizleme suçundan 09.06.2008-15.07.2008 tarihleri arasında 36 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 11.02.2014 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla;
Davacının davasının kısmen kabulüne ilişkin Uşak 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 30/12/2014 tarih, 2014/122-2014/442 sayılı hükmünün yalnızca davalı vekili tarafından temyiz edildiği, davacının dava dilekçesinde talep edilen tazminatlara tutuklama tarihinden itibaren yasal faiz talep edilmesine rağmen tahliye tarihinden itibaren yasal faize hükmedilmesi davalı kurum lehine kazanılmış hak oluştuğu değerlendirildiğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
Davacının 1.000,00 TL maddi, 10.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 548,26 TL maddi, 4.000,00 TL manevi tazminatın tahliye tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede hükmedilen manevi tazminat miktarının fazla olduğu gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 548,26 TL maddi, 1.500,00 TL manevi tazminatın tahliye tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, davacı vekilinin, hükmün bozulmasına ilişkin tüm temyiz itirazlarının reddiyle hükmün, isteme uygun olarak ONANMASINA, 01.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.