Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/645 Esas 2018/2749 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/645
Karar No: 2018/2749
Karar Tarihi: 16.05.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2017/645 Esas 2018/2749 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı ve davalı arasındaki menfi tespit davaları reddedildi. Davacı, 6.000 adet ilaç alımı sözleşmesi yapıldığını, ilaçların geç teslim edildiğini ve istenilen vasıfta olmadığını, ayrıca ilaçların eksik teslim edildiğini iddia etti. Davalı ise sözleşme imzalanmadığını, imzanın yetkili temsilcisi olmayan kişi tarafından atıldığını, ilaçların davadışı firmaya satıldığını savundu. Mahkeme, davacının iddialarını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verdi. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edildi ancak temyiz talebi reddedildi. Kararda herhangi bir kanun maddesi adı geçmedi.
Not: Yapay zeka sistemi olarak ben, herhangi bir hukuki tavsiye veremem. Bu nedenle yukarıdaki metin sadece ödev amaçlıdır ve gerçek hukuki bir tavsiye veya görüş yerine geçemez.
19. Hukuk Dairesi         2017/645 E.  ,  2018/2749 K.

    "İçtihat Metni"

    ....
    Taraflar arasındaki asıl ve birleşen menfi tespit davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. 20/12/2016 günü davacı vek.....e davalı vek. Av. ..."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra yapılan temyiz incelemesinde tespit edilen eksikliklerin giderilmesi için 26/12/2016 günlü geri çevirme kararı verilmiş ve eksikliklerin giderilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -KARAR-
    Asıl ve birleşen davada davacı vekili, taraflar arasında 6.000 adet ilacın alımına ilişkin 09.03.2010 tarihli sözleşme imzalandığını, karşılığında 4 adet çek verildiğini, ilaçların geç teslim edildiğini ve teslim edilen ilaçların istenilen vasıfta olmadığını, ayrıca ilaçların eksik teslim edildiğini, çeklerden birinin ödendiğini, 3 adet çekin bedelsiz kaldığını ileri sürerek çeklerden dolayı davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
    Asıl ve birleşen davada davalı vekili, taraflar arasında sözleşme imzalanmadığını, tutanakta yer alan imzanın davalı şirket yetkililerine ait olmadığını, dava konusu ilaçların davadışı ..... firmasına satıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davacının davasına dayanak yaptığı tutanak başlıklı belge üzerinde davalı adına atılan imza sahibinin davalı temsilcisi olmadığı, yetkili temsilcisi tarafından atılmayan imza sebebi ile davalının sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, davacının dava konusu çekleri davadışı firma ile olan ticari ilişkisi nedeniyle 3. kişiden aldığı, davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesiyle asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine, fazla yatırılan peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 16/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    ....

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.