22. Hukuk Dairesi 2015/4285 E. , 2016/9597 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA: Davacı, kıdem tazminatı, fazla mesai ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin, fazla çalışma ve genel tatil ücretlerinin ödenmemesi sebebiyle iş sözleşmesini haklı sebebe dayanarak feshettiğini belirterek kıdem tazminatı ile fazla çalışma ve genel tatil ücretlerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir.
a-)Somut olayda, hükme esas alınan bilirkişi raporunda yer alan fazla çalışma ücreti hesaplamasında, dosya kapsamındaki davacı işçinin imzasını içeren belgelere göre, yıllık izinde olduğu ispatlanan dönemlerde davacının çalışması söz konusu olamayacağından, bu dönemler dışlanmak suretiyle fazla çalışma alacağının hesaplanması gerektiğinin gözetilmemesi hatalı olmuştur.
b-)Davacı işçi ile birlikte davalı işyerinden ayrılan başkaca şahısların da benzer taleplerle açmış oldukları işçilik alacaklarına ilişkin dava dosyalarında fazla çalışma alacaklarının haftada yirmialtıbuçuk saat üzerinden hesaplanmış olduğu belirlenmiş ise de, mevcut dosyada davacının fazla çalışma alacağının şirket içi yazışmaları ihtiva eden bilgisayar çıktılarına göre hesaplanmış olduğunun anlaşılması karşısında, davacının haftada onsekiz saat fazla çalışma yaptığının kabulü ile hesaplama yapılması dosya münderecatına uygun olmakla birlikte yazılı belgelere göre yapılan hesaplamadan mütevellit fazla çalışma alacağında takdiri indirim uygulanmaması gerektiğinin gözden uzak tutulması da hatalı olmuştur.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.