Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/414
Karar No: 2021/3888
Karar Tarihi: 21.09.2021

Zimmet - icrai davranışla görevi kötüye kullanma - haberleşmenin engellenmesi - denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2018/414 Esas 2021/3888 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi         2018/414 E.  ,  2021/3888 K.

    "İçtihat Metni"

    İNCELENEN KARARIN;
    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Zimmet, icrai davranışla görevi kötüye kullanma, haberleşmenin engellenmesi, denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma
    HÜKÜM : 1-Sanık ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma suçlarından beraat,
    2-Sanıklar ... ve ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçundan beraat,
    3-Sanık ... hakkında haberleşmenin engellenmesi suçundan beraat,
    4-Sanık ... hakkında; a) Haberleşmenin engellenmesi suçundan beraat,
    b) İcrai davranışla görevi kötüye kullanma suçundan mahkumiyet,
    c) Zincirleme basit temellük zimmeti suçundan mahkumiyet.

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
    Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 14/02/2017 tarihli, 2015/5-95, 2017/71 sayılı ve benzer Kararlarında da belirtildiği üzere "suçtan zarar görme" kavramının "suçtan doğrudan doğruya zarar görmüş bulunma hali" olarak anlaşılması gerektiği, dolaylı veya muhtemel zararların davaya katılma hakkı vermeyeceği, bu nedenle CMK"nin 237. maddesine göre PTT Genel Müdürlüğünün haberleşmenin engellenmesi, Hazinenin ise haberleşmenin engellenmesi, icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma suçlarından doğrudan zarar görmedikleri ve bu suçlar yönünden açılan kamu davalarına katılma haklarının olmadığı, mahkemece usulsüz olarak verilen katılma kararlarının da hükmü temyiz hakkı vermeyeceği, bu itibarla PTT Genel Müdürlüğünün haberleşmenin engellenmesi suçundan, Hazinenin ise haberleşmenin engellenmesi, icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz istemlerinin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"un 317. maddesi uyarınca ayrı ayrı REDDİNE, incelemenin; katılan Hazine vekilinin sanık ... hakkında zimmet suçundan kurulan mahkumiyet, katılan PTT Genel Müdürlüğü vekilinin sanık ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma, sanıklar ... ve ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçlarından verilen beraat ile sanık ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve zimmet suçlarından kurulan mahkumiyet, müdafin ise sanık ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve zimmet suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla SINIRLI OLARAK YAPILMASINA karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
    Tebliğnamede ismine yer verilen ... hakkında bir temyiz bulunmadığı gözetilerek yapılan incelemede;
    Sanıklardan ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma ile ... ve ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanıklara yüklenen icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve denetim görevini ihmal ederek zimmete neden olma suçlarının 5237 sayılı TCK"nin 257/1 ve 251/2. maddelerinde öngörülen cezalarının üst sınırı itibarıyla aynı Kanun"un 66/1-e maddesinde yazılı 8 yıllık asli dava zamanaşımı süresine tabi olduğu, zamanaşımını kesen son işlem olan 27/09/2012 ve 13/12/2012 tarihli sorgular ile inceleme günü arasında asli dava zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi de gözetilmek suretiyle CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden aynı Kanun’un 322/1 ve 5271 sayılı CMK"nin 223/8. maddeleri gereğince sanıklar hakkında açılan kamu davalarının zamanaşımı nedeniyle ayrı ayrı DÜŞMESİNE,
    Sanık ... hakkında icrai davranışla görevi kötüye kullanma ve zimmet suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,

    Ancak;
    Suç tarihinde Kulu PTT Merkez Müdürlüğünde dağıtıcı olarak görev yapan sanığın, ödemeli gönderileri alıcılarına teslim edip, ücretlerini tahsil ettiği halde tahsil edilen ödeme bedellerini "Ödeme Şartlı Posta Maddeleri Yönetmeliği" hükümleri uyarınca belirtilen süre içerisinde vezneye yatırmadığı, önceki ödemeli gönderilerin tahsil edilen ücretlerini zimmetine geçirdiği, daha sonra gelen ödemeli gönderilerin tahsil ettiği bedellerini ise önceki ödeme bedeli olarak vezneye yatırmak suretiyle devamlı zimmetinde para tuttuğu ve bu suretle zimmet suçunu işlediği iddia ve kabul edilen somut olayda; denetim tarihi itibarıyla uhdesinde para bulunmayan sanığın herhangi bir uyarı, ihbar, şikayet, denetim veya soruşturma olmaksızın kendiliğinden yatırdığı paradan elde ettiği nemanın kullanma zimmeti suçunu oluşturacağı, kullanma zimmetinde suçun konusunun kullanma ile elde olunan yarar (nema) olması karşısında, dosyanın tüm ekleriyle birlikte Sayıştay emekli uzman denetçilerinden oluşacak bilirkişi heyetine tevdi ile nema miktarının hesaplattırılması ve bu meblağın ödenip ödenmediği araştırılarak sonucuna göre cezasından TCK"nin 248. maddesi uyarınca indirim yapılması, keza nema miktarı tespit edildikten sonra şartların varlığı halinde değer azlığı sebebiyle aynı Kanun"un 249. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususlarının karar yerinde tartışılması gerektiği gözetilmeden, suç vasfında hataya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Sanığın dağıtımı yapılmak üzere kendisine teslim edilen gönderileri alıcılarına teslim etmemesi şeklindeki eylemlerinin TCK"nin 257/2. maddesinde düzenlenen ihmali davranışla görevi kötüye kullanma suçunu oluşturduğu gözetilmeden, aynı Kanun"un 257/1. maddesi uyarınca icrai davranışla görevi kötüye kullanma suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kabule göre de;
    Zimmet miktarının kesin olarak tespit edilemediğinin kabul edilmesi karşısında, bu husus sanık lehine değerlendirilerek hakkında TCK"nin 249. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Suç tarihinden sonra kesinleşen ilam dışında kasıtlı suçtan mahkumiyeti bulunmayan ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 2010/4-71 Esas, 2010/76 sayılı Kararında da belirtildiği üzere; suç tarihi itibarıyla adli sicil kaydındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının yasal engel teşkil etmeyeceği nazara alındığında, duruşmalardaki iyi hali nedeniyle hakkında TCK"nin 62. maddesi gereğince takdiri indirim uygulanan ve suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık nedeniyle yeniden suç işlemeyeceği konusunda yeterli kanaat oluştuğu kabul edilerek cezaları ertelenen sanığın kişilik özellikleri ve duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, CMK"nin 231/6. maddesindeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeksizin "adli sicil kaydındaki kayıtlar ve dosya kapsamı nazara alınarak bu sanık yönünden şartları oluşmadığından" şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına dair kararlar verilmesi,
    Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal Kararının 24/11/2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması nedeniyle TCK"nin 53/1. maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,
    Yüklenen suçları TCK"nin 53/1-a maddesindeki hak ve yetkileri kötüye kullanmak suretiyle işlediği kabul edilen sanık hakkında aynı Kanun"un 53/5. maddesi gereğince, ayrıca, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    Kanuna aykırı, sanık ... müdafin ve katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 21/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.











    Yzl. İşl. Md.


    ...

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi