Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/19427 Esas 2017/9342 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/19427
Karar No: 2017/9342
Karar Tarihi: 17.04.2017

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/19427 Esas 2017/9342 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın kendisini milletvekili ve bakanın danışmanı olarak tanıtıp işe yerleştirme vaadiyle dolandırıcılık yapması nedeniyle nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkum edildiği belirtilen kararda, sanığın suçunun sabit olduğu ve temyiz itirazlarının reddedildiği ifade edilmektedir. Ancak, adli para cezasının belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmediği, bu nedenle hükümlerin kanuna aykırı olduğu ve bozulması gerektiği belirtilmiştir. Bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın düzeltilebileceği vurgulanarak, mahkumiyet kararı düzeltildikten sonra onanmıştır.
Kanun maddeleri ise şu şekildedir:
- TCK’nın 158/2, 43, 62, 52/2, 53. maddeleri: nitelikli dolandırıcılık suçuna ilişkin hükümler
- 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi: kanunların geriye yürümezliği ilkesi
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi: hükümlerin kanuna aykırı olduğu durumlarda bozulması
- 1412 sayılı CMUK'un 322. maddesi: hükümlerin düzeltilebileceği durumlar.
15. Ceza Dairesi         2014/19427 E.  ,  2017/9342 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
    HÜKÜM : a-Katılanlar ...,..., ... ve ..."e yönelik eylemler nedeniyle TCK’nın 158/2, 43, 62, 52/2, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
    b-Katılan ..."ya ve ..."a yönelik eylemleri nedeniyle TCK’nın 158/2, 62, 52/2, 53. maddeler gereğince mahkumiyet (iki kez)

    Nitelikli dolandırıcılık suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanığın, kendisini .... milletvekili ....’ün çalışanı ve .... Bakanı .....nın danışmanı olarak tanıtmak suretiyle, katılanları işe yerleştireceğinden bahisle katılanlardan ayrı ayrı haksız menfaat temin etmek suretiyle nitelikli dolandırıcılık suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda, sanık, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, suçların sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden yargılama yapılmaksızın aynı Kanun"un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; katılanlar ...,..., ... ve ..."e yönelik eylemler nedeniyle verilen hüküm açısından; hüküm fıkrasından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla ""180 gün"", ""270 gün"", ""225 gün"" ve ""4.500 TL"" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla ""5 gün"", ""7 gün"" , ""5 gün"" ve ""100 TL"" adli para cezası ibaresinin eklenmesi;

    katılanlar ..."ya ve ..."a yönelik eylemler nedeniyle verilen hüküm fıkralarından; adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla ""60 gün"", ""50 gün"" ve ""1.000 TL"" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla ""5 gün"", ""4 gün"" ve ""80 TL"" adli para cezası ibaresinin eklenmesi suretiyle hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17/04/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.