Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/20425
Karar No: 2015/21911
Karar Tarihi: 07.12.2015

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2015/20425 Esas 2015/21911 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2015/20425 E.  ,  2015/21911 K.
"İçtihat Metni"

E Y A R G I T A Y İ L A M I

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Karşıyaka 4. İş Mahkemesi
TARİHİ : 17/09/2015
NUMARASI : 2015/38-2015/321


Davacı, sigortalılık başlangıç tarihinin 03/09/1987 olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.

K A R A R

Dava, davacının 03.09.1987 tarihinde 1(gün) süre ile çalıştığının ve bu tarihin sigortalılık başlangıç tarihi olarak tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece Dairemiz bozma ilamına karşı “uyma” kararı verilerek yapılan yargılama neticesi “davanın reddine” karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanaklarından 506 sayılı Yasa"nın 108.maddesinin 1.fıkrasında; "Malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarının uygulanmasında nazara alınacak sigortalılık süresinin başlangıcı, sigortalının, yürürlükten kaldırılmış 5417 ve 6900 sayılı Kanunlara veya bu Kanun"a tabi olarak ilk defa çalışmaya başladığı tarihtir" hükmü düzenlenmiştir.
Bir kimsenin sigortalı sayılabilmesi için sigortalı işe giriş bildirgesinin varlığı ve işverenin kabul beyanı tek başlarına yeterli değildir. Aynı zamanda o kimsenin Yasa"nın belirlediği biçimde (506 sayılı Yasa"nın 2. maddesi ve 5510 sayılı Yasa"nın 4/a maddesi) eylemli olarak çalışması da koşuldur. Bu yön 506 sayılı Yasa"nın 6. maddesi ile 5510 sayılı Yasa"nın 7/a maddesinde ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 1999/21-549-555, 2005/21-437-448 ve 2007/21-306-320 sayılı kararlarında da vurgulanmıştır. Bu bakımdan bu tür davalar yalnızca bir günlük çalışmanın tespitinden ibaret olarak görülmemeli, bir günlük çalışmanın kabulü ile saptanacak sigortalılık başlangıcının sigortalıya sağlayacağı sigortalılık süresi ile birlikte kazandıracağı haklar dikkate alınarak; davanın kamu düzenine ilişkin olduğu da gözetilerek davacının işyerinde eylemli olarak çalışıp çalışmadığı yeterli ve gerekli bir araştırmayla hiç bir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak sağlıklı bir biçimde belirlenmelidir.
Öte yandan, savunma hakkı Anayasa (m.36) ile güvence altına alınmış olup, HMK.nun 27. maddesinde de ayrıca düzenlenmiştir. Bu kapsamda hâkim, tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için Kanun"a uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Buna göre hâkim Anayasa ile güvence altına alınan ve HMK"da da ayrıca düzenlenmiş bulunan iddia ve savunma haklarını kullanabilmeleri için tarafların duruşmaya çağırmak zorundadır.
.../...


Dosyadaki kayıt ve belgelerden, 03/09/1987 tarihli 268512.35 sicil numaralı Hasan Ali Güneş ünvanlı işyerince düzenlen ilk işe giriş bildirgesinin 11.08.1987 tarih ve 678140 varide no ile Kurum kayıtlarına intikal etmiş olduğu, davacının 04/03/1986-04/09/1987 tarihleri arasında askerlik görevini tamamladığı, davacının ilk işe giriş bildirgesinin düzenlenmiş olduğu 03/09/1987 tarihi ile davacının askerde bulunduğu sürelerin çakışması nedeniyle Mahkemece kurulan davanın kabulüne karşı ilk hükmün Dairemizin 17/11/2014 tarihli ve 2014/11020 E. 2014/24127 K. no lu ilamı ile bozma nedeni yapıldığı, Dairemiz bozma ilamına karşı Mahkemece “uyma” kararı verilerek yapılan yargılamada Askerlik Şubesi"nin 25/03/2015 tarihli cevabî yazısı ile “davacının askerlikte iken kullandığı 36 günlük iznini hangi tarihler arasında kullandığının tespit edilemediği”nin Mahkeme"ye bildirildiği, duruşmalarda davacı tarafından bildirilen tanığın dinlenmediği anlaşılmaktadır.
Somut olayda, her ne kadar Mahkemece bozma ilamına uyulmuş ise de hizmet tespiti davası nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiğinden davacı tarafın tanık dinletme talebinin reddedilmesiyle davacı tarafın hukuki dinlenilme hakkının kısıtlandığı açıkça ortadadır. Mahkemece duruşmalarda davacı tarafından kendisi ile birlikte aynı dönem askere gitmiş olup erken terhis olduğu, davacının çalışmalarını bilebilecek durumda olduğu iddia olunan davacı tanığının askerlik belgesi getirtilmeden, tanığın beyanına başvurulmaksızın davacının fiilî ve gerçek çalışmasının olup olmadığının tereddüt oluşturmayacak şekilde açıkça ortaya konmaksızın sonuca gidilmesi hatalı olmuştur.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 07.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi