12. Ceza Dairesi 2019/2331 E. , 2021/941 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 12.914,42 TL maddi, 22.000,00 TL manevi tazminatın davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Tazminat talebinin dayanağı olan Kocaeli 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/323 Esas – 2015/188 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Ticareti Yapma veya Sağlama suçundan 25.02.2011-08.11.2012 tarihleri arasında 622 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 04.06.2015 tarihinde kesinleştiği, kesinleşme şerhli beraat kararının davacıya 27.10.2015 tarihinde tebliğ edildiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu,
Davacının 30.000,00 TL maddi, 40.000,00 TL manevi tazminatın ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 12.914,42 TL maddi, 22.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp değerlendirildiğinde, hükmedilen manevi tazminatın fazla olduğuna ilişkin bozma isteyen görüşe, yerel mahkemece aynı konuda önceden açılmış dava olup olmadığına ilişkin hususun ilgili birimlerden ve maliye hazinesinden sorulduğu ve cevap verildiği anlaşılmakla tebliğnamede bu hususa ilişkin bozma isteyen görüşe ve karar tarihinde yürürlükte bulunan düzenleme dikkate alındığında, davacı lehine hükmolunan vekalet ücreti miktarında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından, tebliğnamedeki bu hususa ilişkin bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarına, davalı vekilinin davanın reddi gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Tazminat talebinin dayanağı olan ceza dosyasında davacı hakkında düzenlenen tutuklama müzekkeresinin infaz edilip edilmediği, infaz edilmiş olması halinde, infaz tarihlerinin ceza infaz kurumundan sorulması suretiyle infaz edilen tutukluluk süresinin tereddüde mahal vermeyecek şekilde tespit edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Her ne kadar CMK"nın 144/1-a maddesinin yürürlükten kaldırılması nedeniyle mahsup tazminata engel oluşturmayacak ise de, haklarında mahsup işlemi yapılmayan kişilerle tutukluluğu başka mahkumiyetinden mahsup edilenler arasındaki dengenin, hak ve nesafetin sağlanması gerektiği göz önünde bulundurularak mahsup edilen sürenin hükmolunacak tazminat miktarının tayininde dikkate alınması gerektiği ve bu kapsamda temyiz incelemesi sırasında Dairemizce UYAP sistemi üzerinden temin edilen adli sicil kaydına göre davacının karar tarihinden sonra hükümlülüklerinin bulunduğu anlaşıldığından, davacının tutukluluk süresinin diğer bir hükümlülüğünden mahsup edilip edilmediğinin yeniden araştırılmasının gerekmesi,
3-Gerekçeli karar başlığında, ""Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat"" olan dava türü yerine ""Yakalama veya tutuklama sonrası KYO veya beraat kararı verilmesi halinde tazminat"" ibaresine yer verilmesi,
4-Gerekçeli karar başlığında ""21.01.2016"" olan dava tarihinin ""26.01.2016"" olarak gösterilmesi,
Kabul ve uygulamaya göre de;
a-Davacının 25.02.2011-08.11.2012 tarihleri arasında tutuklu kaldığı süreye ilişkin olarak tazminat talebinde bulunulduğu dikkate alınarak, belirtilen tarih aralığına ilişkin olarak 16 yaşından büyükler için belirlenen net asgari ücret miktarları üzerinden hesaplama yapılarak 13.904,24 TL’nin maddi tazminat olarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerekirken, hatalı bilirkişi raporunun hükme esas alınması suretiyle maddi tazminatın eksik tayini,
b-Nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, davacı lehine hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda az manevi tazminata hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 01.02.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.