Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/31194
Karar No: 2016/127
Karar Tarihi: 11.01.2016

Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/31194 Esas 2016/127 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Karar, konut dokunulmazlığının ihlali suçu nedeniyle suça sürüklenen bir çocuğun aldığı cezayı ele alıyor. Suça sürüklenen çocuk daha önce yağmaya teşebbüs suçu nedeniyle mahkum edilmiş, bu nedenle konut dokunulmazlığının ihlali suçu nedeniyle ayrı bir mahkumiyet hükmü kurulmasının gereksiz olduğuna karar veriliyor. Hüküm, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulması talebiyle inceleniyor. Ancak, suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin yokluğunda verildiği için kesinleşmeyen kararın kanun yararına bozma konusu yapılamayacağına karar veriliyor. Kararda bahsedilen kanun maddeleri şunlardır: Türk Ceza Kanunu'nun 116/1-4, 31/3, 62 ve 52. maddeleri. Ayrıca, Tebligat Kanunu'nun 11/1. maddesi de inceleniyor.
18. Ceza Dairesi         2015/31194 E.  ,  2016/127 K.
"İçtihat Metni"



KARAR
Konut dokunulmazlığının ihlâli suçundan suça sürüklenen çocuk ..."ün 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 116/1-4, 31/3, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 4.000 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair Diyarbakır 1. Çocuk Mahkemesinin 27/03/2007 tarihli ve 2006/671 esas, 2007/457 sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12/05/2015 gün ve 155012 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:
İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, anılan karara konu 12/07/2005 tarihli aynı eylem sebebiyle suça sürüklenen çocuk hakkında yağmaya teşebbüs suçundan açılan başka bir davanın sonucunda Diyarbakır Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 31/12/2009 tarihli ve 2009/136 esas, 2009/286 sayılı kararı ile suça sürüklenen çocuğun mahkumiyetine karar verildiği ve müştekinin konutuna girilmesi şeklinde eylemin yağmaya teşebbüs suçu bakımından artırım nedeni yapıldığı anlaşılmakla, suça sürüklenen çocuk hakkında aynı eylemi nedeni ile konut dokunulmazlığının ihlâli suçundan ayrı bir mahkumiyet hükmü kurulmuş olmasında isabet görülmemiştir.” denilmektedir.
Hukuksal Değerlendirme:
5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca hâkim veya mahkemece verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümlerde, maddî hukuka veya yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı, o karar veya hükmün Yargıtay’ca bozulması istemini, yasal nedenlerini açıklayarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirecektir. Bunun üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı da hükmün veya kararın bozulması istemini içeren yazısına bu nedenleri aynen yazarak, Yargıtay ceza dairesine verecek, ileri sürülen nedenlerin Yargıtay’ca yerinde görülmesi halinde karar veya hüküm yasa yararına bozulacak, yerinde görülmezse istem reddedilecektir.
Buna göre hâkim veya mahkemece verilen karar veya hükümlerin kanun yararına bozma konusu yapılabilmesi için istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşmesi gerekmektedir.
İnceleme konusu somut olayda; kararın suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin yokluğunda verildiği, suça sürüklenen çocuğa atanan zorunlu müdafiin kovuşturma aşamasında duruşmaya çağrılarak suça sürüklenen çocuk hakkında savunmada bulunduğu ancak yoklukta verilen kararın müdafii yerine suça sürüklenen çocuğun kendisine tebliğ edilerek kararın kesinleştirme işlemlerinin yapıldığı anlaşılmıştır.
7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun; vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılması gerektiğine dair, 11/1. maddesi gereğince suça sürüklenen çocuk müdafiine gerekçeli kararın tebliğ edilmemesi nedeniyle, kesinleştirme işlemlerinin usulsüz olduğu, dolayısıyla kararın bu aşamada kanun yararına bozma yoluyla incelenmesinin olanaklı olmadığı anlaşılmıştır.
Sonuç ve Karar:
Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce, hükmün henüz kesinleşmemiş olması nedeniyle yerinde görülmediğinden, CMK"nın 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZMA İSTEĞİNİN REDDİNE,
2- Hükmün kanun yolu bildiriminin başvuru mercii, süresi ve yöntemi açısından şerhli davetiye ile suça sürüklenen çocuk müdafiine bildirilip, süresinde başvuruda bulunulması halinde temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmesini, aksi takdirde usulünce kesinleştirme işlemi yapılarak, bu aşamadan sonra kanun yararına bozma isteminde bulunulmasını teminen mahkemesine iadesine, 11.01.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi