Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/17930 Esas 2018/2736 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17930
Karar No: 2018/2736
Karar Tarihi: 16.05.2018

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/17930 Esas 2018/2736 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Süt alım sözleşmesi yapılan bir davada, davalının borcunu ödemediği gerekçesiyle davacı tarafından açılan alacak davasının kısmen kabul edilmesine karar verilmiştir. Davacının davalıdan toplam 4.646,21 TL alacağı bulunduğu belirtilmiş, faiziyle birlikte davalıdan tahsil edilmesi kararlaştırılmıştır. Mahkeme kararı kesinleştirilmiş ve davacı vekilinin temyiz istemi reddedilmiştir. Davalı vekilinin temyiz itirazları ise reddedilmiştir. Kararda, Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 427. maddesi ile yapılan değişiklik sonrası öngörülen kesinlik sınırı ve Ek-Madde 4'te öngörülen yeniden değerleme oranı hatırlatılmış, kararın dayandığı deliller ve kanun maddeleri açıklanmış ancak detaylı ve açıklayıcı bir şekilde açıklanmamıştır.
19. Hukuk Dairesi         2016/17930 E.  ,  2018/2736 K.

    "İçtihat Metni"

    ....

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - KARAR -

    Davacı vekili, taraflar arasında süt alım sözleşmesi yapıldığını, buna göre davacının davalıya süt satıp teslim ettiğini, davalının bakiye borcunu ödemediğini ileri sürerek, davacı alacağının faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacı tarafından teslim edilen sütlerin niteliğinin sözleşmeye aykırı olduğunu, davacıya borcu bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının davalıdan 4.646,21 TL alacaklı olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, alacağın faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Davacı vekilinin temyizi yönünden yapılan incelemede; 5219 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu Hukuk Muhakemeleri Usulü Kanunu"nun (HUMK) 427.maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanunun 19 uncu maddesiyle HUMK’a eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2016 yılı için 2.190,00 TL’dir. Davalı tarafça temyize konu edilen miktarın 1.702,76 TL olması nedeniyle 16.02.2016 tarihli karar kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün ¾ sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay tarafından da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davacı vekilinin temyiz isteminin reddi gerekmiştir.
    2- Davalı vekilinin temyizi yönünden yapılan incelemede, dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davalı tarafından ayıp konusunda TTK’nun 23. maddesi uyarınca süresinde ayıp ihbarı yapılmamış olmasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.











    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin, mahkeme hükmünün davacı yönünden kesin olması nedeniyle reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile yerel mahkeme hükmünün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, fazla yatırılan peşin harcın istek halinde davacıya iadesine, 16/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    .....

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.