Tebliğname No : 3-2015/38016
MAHKEMESİ : Bursa 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/02/2013
NUMARASI : 2012/948 (E) ve 2013/109 (K)

Mahalli mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Lehe hükümlerin uygulanması talebi olmayan sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nin 62. maddesinin tartışılmasında zorunluluk bulunmaması nedeniyle tebliğnamenin bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1) Yargıtay bozma sonrası duruşma açılmasına karar verildiği halde, Yargıtay bozma ilamı ekli duruşma gününü bildirir davetiyenin sanığa tebliğ edilemediği anlaşılmakla, sanığa Yargıtay bozma ilamı ekli duruşma gününü bildirir davetiyenin usulünce tebliği sağlanmadan yokluğunda karar verilmesi suretiyle, sanığın savunma hakkının kısıtlanması,
2) Dairemizin 17.10.2012 tarihli bozma ilamı ile, 5237 sayılı TCK"nin 87/3. maddesinin 5560 sayılı yasa öncesi ve sonrası haline göre değerlendirme yapılarak lehe hükmün uygulanması yönünde verilen bozma kararı uyarınca, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, 5237 Sayılı TCK"nin 87/3. maddesinin, 06.12.2006 tarih ve 5560 sayılı yasanın 4. maddesi ile yapılan değişikliğe kadar müstakil fıkra olup, kemik kırığının hayat fonksiyonlarındaki etkisi dikkate alınarak, değişiklikten önceki ve sonraki kanun hükümlerinin kararın gerekçe bölümünde ayrı ayrı somut olaya uygulanıp, elde edilecek sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe olan yasanın belirlenmesi gerekirken, denetime imkan vermeyecek şekilde değişiklikten sonraki yasa maddelerinin sanık lehine olduğundan bahisle yazılı şekilde hüküm kurulması,

Kabule göre,
3) 5237 sayılı TCK"nin 87/3. maddesindeki, kasten yaralamanın vücutta kemik kırılmasına veya çıkığına neden olması halinde, TCK"nin 86/1. maddesine göre belirlenen cezanın, kırık veya çıkığın hayat fonksiyonlarındaki etkisine göre yarısına kadar artırılacağına dair düzenleme karşısında, mağdurdaki kırığın hayat fonksiyonlarına etkisinin orta (2) derece olarak belirlendiği halde, TCK"nin 3. maddesine göre orantılılık ilkesine aykırı olarak eylemin mağdura etkisi gözetilmeden sanık hakkında TCK"nin 86/1. maddesine göre belirlenen cezada, (1/2) oranında artırım yapılmak suretiyle sanığa fazla ceza verilmesi,
4) Sanığın, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak 5237 sayılı TCK"nin 53/1. maddesinde belirtilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına karar verilirken, 5237 sayılı TCK"nin 53/1-c maddesinde belirtilen hakları kendi altsoyu üzerinde koşullu salıverilme tarihine kadar, kendi altsoyu dışındakiler bakımından hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar kullanamayacağına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 07.07.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.