2. Ceza Dairesi Esas No: 2009/38707 Karar No: 2011/6171 Karar Tarihi: 28.03.2011
Kasten yaralama - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2009/38707 Esas 2011/6171 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karadeniz Ereğli 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nde gerçekleşen bir davada, sanık A.A.'nın adli sicil kaydına göre, tekerrüre esas mahkumiyeti bulunduğu ve hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesi gerektiği ancak denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmediği belirtilmiştir. Sanık Z.K.'nın katılan Alaettin'e karşı kasten yaralama suçunda kullandığı taşın silah sayılmasına elverişli özellikleri taşıyıp taşımadığı ve haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmaması hususlarında eksik kovuşturma tespit edilmiştir. Kararın açıklanmasının geri bırakılması hususunda dikkate alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı ve katılan K.A.'nın dosyaya yansıyan maddi bir zararının olmadığı belirtilerek, sanık Zehra'nın katılan Kübra'nın uğradığı zararı karşılamaya yanaşmaması nedeniyle kasten yaralama suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmamasına karar verilmiştir. Son olarak, sanık Z.K. hakkında silahla kasten yaralama suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir
2. Ceza Dairesi 2009/38707 E. , 2011/6171 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 2 - 2007/243543 MAHKEMESİ : Karadeniz .Ereğli 1. Sulh Ceza Mahkemesi TARİHİ : 22/01/2007 NUMARASI : 2007/173 Karar - 2006/412 Esas SUÇ : Kasten yaralama
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Adli sicil kaydına göre, tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık A.. A.. hakkında hükmolunan hapis cezasının 5237 sayılı TCK.nun 58. maddesinin 6. ve 7. fıkraları uyarınca, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine ve mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, bu sanık hakkında aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış ve dosya içeriğine göre, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; 1)-Sanık Z. K. katılan Alaettin’e karşı kasten yaralama suçunda kullandığı ve ele geçirilemeyen taşın biçimi ve özellikleri katılan, sanık ve tanıklardan sorulup, katılan Alaettin’e ait adli raporda gösterilen yaralanmasının meydana geliş biçimi ve ölçütleri ile vücutta meydana getirdiği tahribatın ağırlığı itibariyle bu taşın silah sayılmasına elverişli özellikler taşıyıp taşımadığı dolayısı ile 5237 Sayılı TCK.nun 6. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde açıklanan saldırı ve savunmada kullanılmak üzere yapılmış veya saldırı ve savunma amacıyla yapılmış olmasa bile fiilen saldırı ve savunmada kullanılmaya elverişli eşya olup olmadığı hususları irdelenip kesin olarak belirlenmeden eksik kovuşturma ile taş silahtan sayılarak sanığı cezasında 5237 sayılı TCK.nun 86/3-e maddesi uyarınca artırım yapılması, 2)-Katılan-sanık A.. A.. vekilinin 18.10.2006 tarihli oturumda olay yerinde bulunduğunu ileri sürüp kimliği ve adresini bildirdiği tanık T. D. dinlenerek sonucuna göre, sanıklar hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasının gerekip gerekmediğinin belirlenmesi gerekirken eksik kovuşturma ile sanıklar hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi, 3)-Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 tarih ve 2008/11-250, 2009/13 sayılı kararında da belirtildiği üzere hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinde dikkate alınacak zararın maddi zarar olduğu, manevi zararı kapsamadığı ve katılan K. A. dosyaya yansıyan maddi bir zararının da bulunmadığı gözetilmeden, sanık Zehra’nın katılan Kübra’nın uğradığı zararı karşılamaya yanaşmadığı gerekçesiyle, bu katılana karşı kasten yaralama suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmemesi, 4)-Her ne kadar, kararda sanık Z. K. hakkında katılan Alaettin’e karşı silahla kasten yaralama suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmiş ise de; sanığa atılı silahla kasten yaralama suçunun soruşturması ve kovuşturması şikayete bağlı suçlardan olmadığından hüküm tarihi itibariyle bu suçtan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin mümkün olmadığı gözetilerek hükümden sonra 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasa’nın 562.maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK.nun 231.maddesi uyarınca ve bu maddenin 6.fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7.maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; hükmolunan cezanın tür ve süresine göre, sanık Z. K. hakkında silahla kasten yaralama suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, katılan-sanık A.. A.. vekili ve sanık Z. K. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 28/03/2011 gününde oybirliği ile karar verildi.