11. Hukuk Dairesi 2017/4897 E. , 2019/1984 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 18. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 21/06/2017 tarih ve 2016/308-2017/643 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacılar vekili ve davalı Kumport A.Ş. vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkillerinin maliki ve işleteni olduğu aracın, 21.01.2006 tarihinde davalılardan İda Uluslararası Taş. İç ve Dış Tic. Ltd. Şti"nin istiflemesini yaptığı konteyneri, diğer davalıya ait dorse üzerinde taşıdığı esnada yaptığı kaza sonucu hasarlandığını, meydana gelen kazanın, yanlış istif, yükleme, konteynerin dorse üzerine güvenlik bağlantısının yapılmamasından ve kazanın meydana geldiği yolun yapımındaki hatadan kaynaklandığını, işbu yolun davalılardan Kumport Liman Hizm. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından yapıldığını, müvekkilinin kaza sonrasında aracın tamir ve onarımı için 21.460.- TL harcadığını, aracının değer kaybettiğini ve tamir süresince müvekkilinin kazanç kaybına uğradığını, tüm bunların yanında kaza nedeniyle ticari itibarının da sarsıldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik aracın tamir ve onarım bedeli için 1000 TL; kazanç kaybı için 1000 TL; aracın değer kaybı için 1.000 TL olmak üzere toplamda 3.000 TL maddi ve ticari itibarı sarsıldığından 5000 TL manevi tazminatın temerrüt tarihinden itibaren işleyecek en yüksek reeskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı Kumport Liman Hizm. ve Tic. Ltd. Şti. vekili, müvekkilinin kusuru bulunmadığını, davacıya ait aracın sürücüsünün ve diğer davalının kusurlu olduğunu, tamir masraflarının fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalı şirket vekili konteynerin yüklenmesi işinin müvekkili tarafından yapılmadığını, müvekkilinin zarar nedeniyle kusurunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre, davacı şirkete ait aracın sürücüsünün %60, davalı Kumport A.Ş."nin ise %40 oranında kaza nedeniyle kusurlu olduğunun, yükleme işlerinden sorumlu diğer davalının ise kusurunun bulunmadığının, araçta meydana gelen maddi zararın toplamda 13.487,98 TL olduğunun, araçta %5 oranında değer kaybının oluşabileceğinin ve bunun aracın ikinci el piyasa değerine göre 2.750,00 TL’ye tekabül ettiğinin, aracın onarımının 20 gün sürebileceğinin ve bu süreçte net kazancın dosya kapsamındaki belgelere göre 1.007,06 TL olabileceğinin dosyaya rapor sunmuş olan bilirkişilerce tespit edildiği ve raporun uygun bulunduğu, anılan bedellerin %40’ından davalı Kumport A.Ş.’nin sorumlu olduğu, buna göre de davalı Kumport A.Ş.’nin 5.395,19 TL tamir bedelinden; 1.100,00 TL değer kaybından ve 402,82 TL kazanç kaybından sorumluluğunun bulunduğu, ancak davacının her üç kalem için ayrı ayrı 1.000,00 TL’lik talebi ve bozma öncesinde davasını ıslah etmediği de gözetilerek toplam 2.402,82 TL maddi tazminatın davacının çektiği ihtarname tarihinden itibaren tahsilinin gerektiği, davacı ...’ın davası hakkında verilmiş olan aktif husumet yokluğu nedeniyle red kararının, manevi tazminata ilişkin isteme dair verilmiş olan red kararının ve diğer davalı İda Ltd. Şti. hakkında verilmiş olan esastan red kararının Dairemizce bozma sebebi yapılmamış olması nedeniyle kesinleştiği gerekçesiyle davacı ... ve davalı İda Ltd. Şti. yönünden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalı Kumport A.Ş. yönünden davanın kısmen kabulü ile 2.402,82 TL’nın temerrüt tarihi olan 06.04.2007 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili ve davalı Kumport A.Ş. vekili temyiz etmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve Mahkemece kurulan 31.03.2010 tarihli hükümle reddedilen manevi tazminat istemine rağmen davalı yararına ayrıca vekalet ücreti verilmemişse de bu hususun, Dairemizin 27.02.2013 tarih 2013/11 E.-2013/3615 K. sayılı bozma ilamında davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile bozma sebepleri dışında bırakılmak ve Mahkemece anılan ilamımıza uyularak yargılamaya devam olunmakla davacı yan lehine müktesep hak oluşmuş olmasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı Kumport A.Ş. vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Mahkemenin 21.06.2017 tarihli ilamı ile davacı ... ve davalı İda Ltd. Şti. yönünden yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, davalı Kumport A.Ş. yönünden davanın kısmen kabulü ile 2.402,82 TL’nin temerrüt tarihi olan 06.04.2007 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine, alınması gerekli 164,00 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 108 TL harcın mahsubu ile bakiye 56,10 TL karar ve ilam harcının mümeyyiz davalıdan tahsili ile Hazine"ye gelir kaydedilmesine hükmedilmiştir.
492 sayılı Harçlar Kanununun 8. maddesine göre, hükmün bozulmasını müteakip verilecek hükümlerden yeni bir hüküm gibi karar ve ilam harcı alınıp bozulan hükümden evvelce alınmış olan karar ve ilam harcı ise müteakip hükme ait harçtan mahsup olunacaktır.
Şu halde mahkemece, bakiye karar ve ilam harcının mümeyyiz davalının bozma ilamları öncesinde yatırmış olduğu bakiye karar ve ilam harçları mahsup olunarak tahsiline dair hüküm kurulması gerekirken salt anılan şekilde bakiye karar ve ilam harcının tahsiline dair karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle mümeyyiz davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiş ise de, anılan bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, mümeyyiz davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle mümeyyiz davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle mahkeme kararının HÜKÜM fıkrasının 3 no"lu bendinde yer alan “davalı Kumport. A.Ş."den tahsili ile hazineye gelir kaydına” ibaresinin karardan çıkartılarak yerine “davalı Kumport A.Ş."nin Yargıtay 11. H.D.’nin 27.02.1013 tarih, 2013/11 E.-2013/3615 K. sayılı ve 01.12.2015 tarih, 2015/5711 E.-2015/12810 K. sayılı bozma ilamları öncesinde 26.05.2010 tarihli 155,85 TL ile 11.12.2014 tarihli 315,00 TL’lik olmak üzere 470.085 TL olarak ödendiği anlaşıldığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, davalı Kumpark A.Ş. tarafından fazla ödenen 414.75 TL harcın istek halinde 492 sayılı Harçlar Yasasının 8. maddesi gereğince adı geçen davalıya iadesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle kararın DÜZELTİLEREK ONANMASINA," aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı Kumport A.Ş."ye iadesine, 11/03/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.