Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/4831 Esas 2020/5416 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/4831
Karar No: 2020/5416
Karar Tarihi: 25.11.2020

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/4831 Esas 2020/5416 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davalı tarafından başlatılan icra takibi nedeniyle banka hesabından 3.307 TL haczedilen davacı, davalının kendisine ait olmayan imzasıyla düzenlenen senet nedeniyle borçlu olmadığını belirterek dava açmıştır. Davalı ise önceki tasarrufun iptali davasının sona ermemiş olması nedeniyle davacının iddialarını yazılı delille ispatlaması gerektiğini savunmuştur. Mahkeme, bilirkişi raporu doğrultusunda senet altındaki imzanın davacıya ait olduğunu tespit etmiş ve davanın reddine karar vermiştir. Davacının temyiz itirazları reddedilmiştir.
Kanun Maddeleri: İcra İflas Kanunu, Medeni Kanun.
11. Hukuk Dairesi         2020/4831 E.  ,  2020/5416 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen davada Gazipaşa Asliye Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 22.05.2018 tarih ve 2017/224-2018/168 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin duruşmalı olarak davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, duruşma için belirlenen 24.11.2020 günü tebligata rağmen gelen olmadığı yoklama ile anlaşıldı, duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı tarafından hakkında başlatılan icra takibine konu senetteki imzanın davacıya ait olmadığını, bu konuda Gazipaşa C. Başsavcılığına yapılan şikayet hakkında takipsizlik kararı verildiğini ancak savcılık dosyasında yapılan imza incelemesi ile senet altındaki imzanın kime ait olduğunun tespit edilemediğini, icra takibi nedeniyle davalıya borçlu olmadığı halde davacının banka hesabındaki 3.307,00 TL’nin haczedildiğini belirterek icra takibine konu senetten dolayı borçlu olmadığının tespiti ile davalıya ödenen 3.307,00 TL’nin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davacının hakkında açılan tasarrufun iptali davasının sonuçlanmasından sonra bu davanın açıldığını, savcılık dosyasının takipsizlik kararı ile sonuçlandığını ve davacının iddasını yazılı delille ispatlaması gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama ve benimsenen bilirkişi kurul raporuna göre, dava konusu senet altındaki imzanın davacı borçlunun eli ürünü olduğunun tespit edildiği gerekçesiyle davanın reddi ile tazminat koşulları oluşmadığından davalının kötüniyet talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 18,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 25.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.