13. Hukuk Dairesi 2020/1025 E. , 2020/3480 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı ilk derece mahkemesi sıfatıyla Afyonkarahisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesince 2017/371 esas 2017/553 karar sayılı davanın vaki feragat nedeniyle reddine dair verilen hükme karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi"nin 2019/1691-2019/1756 karar sayılı kararının süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı alacak istemine ilişkin olup, davacı vekili Av. ... 24.08.2017 tarihli dilekçe ile davadan feragat edildiğini bildirmiştir.
İlk derece mahkemesince, feragat nedeniyle davanın reddine, karar verilmiş, karara karşı davacı vekili Av. ... tarafından 05.11.2018 tarihli dilekçe ile istinaf başvurusunda bulunulması üzerine 11.02.2019 tarihli ek kararla; davacı vekili Av. ...’ın 24.08.2017 tarihli dilekçe ile hem davadan hem de temyiz ve temyize ilişkin sürelerden de feragat ettiği, gerekçeli kararın 03.01.2018 tarihinde davacı vekili Av. ..."a tebliğ edildiği, 22.01.2018 tarihli dilekçe ile kararın kesinleştirilmesini talep etmesi üzerine 07.02.2018 tarihinde kesinleştirme işlemlerinin yapılarak dosyanın kapatıldığı, daha sonra davacı vekili ..."nın 05.11.2018 tarihli dilekçe ile, Av. ..."ın vekillikten azledildiği ve bu nedenle davadan ve temyizden feragat dilekçesinin kabul edilemeyeceğinden bahisle kararı istinaf ettiğini bildirmiş ise de, dosya içerisinde Av. ..."ın azledildiğine ilişkin herhangi bir azilname bulunmadığı gerekçesiyle süresinde olmayan istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş; karara karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Dairesince, gerekçeli kararın Av...."a tebliğ edildiği tarih itibariyle ve hatta sonrasında davacının Av...."ın vekilliğine yönelik azil beyanının bulunmamasına göre (dosyaya sunulmuş bulunan azilname Av.... "nun vekilliklerinden azline ilişkindir) mahkemenin 16.11.2017 tarihli gerekçeli kararını söz konusu avukata tebliğ etmesinde herhangi bir hukuka aykırı yön bulunmadığı, gerekçeli kararın 03.01.2018 tarihinde davacı vekili Av...."a tebliğ edildiği, söz konusu tebliğ, muhattabın tevziat saatinde adreste bulunup bulunmadığı yönünde bilgi içermemesi sebebiyle usulüne uygun değilse de; Tebligat Kanunun 32.maddesi uyarınca, usulsüz tebliğin öğrenildiği tarihin tebliğ tarihi sayılacağı, davacı vekili Av...."ın kararın kendisine tebliğinden sonra 22.01.2018 tarihinde verdiği dilekçe ile kararın kesinleştirilmesini talep etmiş olması karşısında bahsi geçen tarih itibariyle usulsüz tebliği öğrenmiş olduğunun kabulü gerektiği, buna göre istinaf süresinin 22.01.2018 tarihi itibariyle işlemeye başladığı ve davacı vekili Av...."nın istinaf dilekçesini verdiği 05.11.2018 tarihi itibarıyle istinaf süresinin dolmuş olduğu, bu nedenle ilk derece mahkemesince davacının istinaf isteminin süre yönünden reddine ilişkin ek kararında hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesinin kararı süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
SONUÇ: Dosya kapsamının birlikte değerlendirilmesiyle yapılan inceleme sonucunda, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kurallarına göre, Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığından, yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, dosyanın İlk derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 25/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.