17. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/17029 Karar No: 2016/3561 Karar Tarihi: 21.03.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/17029 Esas 2016/3561 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2015/17029 E. , 2016/3561 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :...........Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, davacıların murisinin sevk ve idaresindeki araç ile davalıya trafik sigortalı aracın çarpışması sonucu meydana gelen kazada davacıların murisinin vefat ettiğini, kazanın oluşunda davacıların murisinin %75 oranında kusurlu bulunduğunu, davalı tarafından murisin %100 kusurlu olduğu belirtilmek suretiyle talepte bulunulduğu ve bu miktarın tahsilinin edildiğini, icra takibinin kusur durumuna göre yapılması gerektiğini belirterek davacıların davalıya 29.000,00 TL borçlu olunmadığının tespitine ve davalının %40 icra inkarı tazminatı ödemesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, müvekkiline sigortalı araç sürücüsünün kazanın oluşunda kusuru bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Yapılan yargılama sonucu, davanın kabulüne dair verilen hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiş, Dairemizce hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; kazanın meydana gelmesinde davacılar murisinin tam kusurlu olduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan hasara ilişkin borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. 818 sayılı Borçlar Kanunu’nun 53. maddesine ve yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, hukuk hâkimi, ceza hâkiminin belirlediği kusur oranı ve delil yetersizliğine dayalı beraat kararı ile bağlı değil ise de, sanığa isnat edilen eylemi işlemediğinin kesin olarak tespiti olgusuna dayalı beraat kararı ve eylemin hukuka aykırılığını ve fâilini belirleyen mahkumiyet kararı ile bağlıdır. Somut olayda, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, kazanın oluşumunda davacılar murisinin %100 kusurlu olduğu belirtilmiştir. Oysa, ceza dosyasında, davacılar murisinin %75 oranında, davalıya sigortalı araç sürücüsünün ise %25 oranında kusurlu olduğu kabul edilmiş, sigortalı araç sürücüsünün cezalandırılmasına ilişkin hüküm kesinleşmiştir. Bu durumda mahkemece, ceza dosyası getirtilerek, kesinleşen ceza yargılamasında toplanan kanıtlar, hukuka aykırılık durumları, nedensellik bağı ve maddi olguların hukuk hakimini bağlayacağı hususu gözetilerek çelişkinin giderilmesi yönünden ek rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 21/03/2016 gününde oybirliği ile karar verildi.