10. Hukuk Dairesi 2020/3030 E. , 2021/4176 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
...
Dava hizmet tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası yapılan yargılamada davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, taraflar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Davacı vekili, davacının 21.06.1994-30.04.2011 tarihleri arasındaki dönem içerisinde T.R.T Genel Müdürlüğünde sanat müziği sanatçısı olarak çalıştığını beyanla, davalı işveren tarafından davalı Kuruma bildirilmeyen bu sürelerin tespitine karar verilmesini istemiştir.
1- Dairemizin 2018/6787 esas, 2019/10249 karar ve 24.12.2019 tarihli ilamıyla, Mahkemenin kısa kararı ile gerekçeli karar arasındaki çelişki nedeniyle bozulmasına karar verilerek dosyanın mahalline gönderilmesinden sonra, davacı vekili tarafından, bozma kararında gerekçeli kararla çelişki oluşturduğu belirtilen kısa kararın ilk bozma öncesinde verilen kısa karar olduğu belirtilerek maddi hatanın düzeltilmesi talebinde bulunulduğu anlaşılmakla, dosyanın yapılan incelemesinde, maddi hatanın kabulü ile Dairemizin 2018/6787 esas, 2019/10249 karar ve 24.12.2019 tarihli kararının kaldırılmasına,
2- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre davalıların tüm, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
3-Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen ilk karar Dairemizin 2015/17564 esas 2015/22249 karar sayılı ve 15.12.2015 tarihli kararı ile bozulmuş, bozma ilamında, dava konusu dönemde davacı ile birlikte çalışan ve işverenin bordrolarında kayıtlı kişiler saptanarak, çalışmaların varlığı ve süresi yönünden bilgi ve görgülerine başvurulmalı, davacının katılmış olduğu programlar gözetilerek hazırlık dönemi, prova dahil ortalama kaç saat çalışmayı gerektirdiği, davacının yapmış olduğu iş nazara alınarak her program başına kaç saat işverenin emir ve komutası altında kaldığı belirlenmeli ve davalı işverenin bir kamu kuruluşu olup kamu kuruluşlarındaki, çalışanların kayıtlara geçirilmesi ve ücret ödemelerinin belgelere dayandırılmasının asıl olduğu göz önünde bulundurulmalı, sigortalının kayıtlarda gözükmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği ya da bildirim dışı kaldığı hususu gereğince tespit edilerek, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde, iş yerinin kapsamı, kapasitesi ile işin ve işyerinin niteliği nazara alınmalıdenilmek suretiyle nasıl değerlendirme yapılacağı belirtilmiştir.
Mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamı sonrası yapılan yargılamada, davacının 1.9.1994-17.9.2010 tarihleri arasında davacı ile davalı işveren arasında imzalanan sözleşmelerde belirtilen günler nazara alınarak 665 gün çalıştığının tespitine karar verilmiş ise de, Mahkeme tarafından verilen karar yanılgılı değerlendirmeye dayalı bulunmuştur.
Dosya içeriği, toplanan deliller ve özellikle bozma sonrası beyanına başvurulan tanıkların kadrolu ve sözleşmeli sanatçıların çalışma düzenlerinin birbirinden farklı olmadığı, hepsine eşit miktarda görev verildiği, sözleşmeli ya da kadrolu çalışan personel arasında mesai saatleri, dış görevlere gidiş geliş bakımından hiçbir fark olmadığı yönündeki beyanları karşısında davacının 21.6.1994-17.9.2010 tarihleri arasında davalı işveren nezdinde sürekli çalıştığının kabulü gerekir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın, eksik inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması isabetsizdir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 29.3.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.