İş ve çalışma hürriyetinin ihlali - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/13379 Esas 2016/62 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/13379
Karar No: 2016/62
Karar Tarihi: 11.01.2016

İş ve çalışma hürriyetinin ihlali - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/13379 Esas 2016/62 Karar Sayılı İlamı

18. Ceza Dairesi         2015/13379 E.  ,  2016/62 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : İş ve çalışma hürriyetinin ihlali
HÜKÜMLER : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılması
TEMYİZ EDENLER : Sanıklar ..., ..., O Yer Cumhuriyet Savcısı
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1-Sanıklar ... ve ... hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,
Anlaşıldığından, O Yer Cumhuriyet Savcısının, tebliğnameye uygun olarak, temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
2-Sanıklar ... ve ... hakkında verilen hükümlerin temyizine gelince;
Temyiz isteklerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:
Sanıklara yükletilen iş ve çalışma hürriyetinin ihlali eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak;
a-TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesi"nin, 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla, iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması ve TCK"nın 53/1-(c) bendinde yer alan hak yoksunluğunun süresi ve kapsamı açısından anılan Kanun maddesinin 3. fıkrası hükmünün gözetilmemesi,
b-Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan ilamın kesin nitelikte adli para cezasına ilişkin olması nedeniyle, TCK"nın 58. maddesinin uygulanamayacağının düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ..."ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükümlerin BOZULMASINA, ancak; bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, tebliğnameye uygun olarak, TCK"nın 53/1-b maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmın hüküm fıkrasından çıkarılması, TCK"nın 53/1-c bendinde yer alan hak yoksunluğunun, sanığın kendi altsoyu üzerindekilerle sınırlı olmak üzere koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması, kesin nitelikte adli para cezası içeren yaralama suçuna ilişkin tekerrür uygulamasına dair hüküm fıkrasının çıkarılarak yerine “Sanığın adli sicil kaydında yer alan 6831 sayılı Kanuna muhalefet suçundan verilen ilamından dolayı mükerrir olduğu anlaşıldığından, TCK’nın 58. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ve 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca sanığın aleyhine değiştirmeme ilkesi gözetilerek, 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi uyarınca koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, yaralama suçuna ilişkin ilamındaki cezası esas alınarak belirlenmesine” ibaresinin eklenmesi, biçiminde HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11/01/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.










Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.