Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/5213
Karar No: 2020/9304
Karar Tarihi: 14.10.2020

Sıvı veya gaz halindeki enerji hakkında hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2020/5213 Esas 2020/9304 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, sıvı veya gaz enerjisi hakkında hırsızlık suçuyla ilgili verilen beraat kararının bozulması üzerine yapılan incelemeye göre, yerel mahkemenin son uygulamasının direnme kararı niteliğinde olmadığını ve yeni bir hüküm olduğunu belirledi. Bu nedenle, sanıkların hırsızlık suçundan mahkumiyetlerine karar verilmesi gerektiğine hükmetti. Kararda, 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 36. maddesiyle değiştirilen 5271 sayılı CMK’nın 307. maddesinin üçüncü fıkrasının ikinci cümlesi açıklanarak yerel mahkemenin kararının dairenin bozma ilamına uygun olarak bozulması gerektiği belirtildi.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi         2020/5213 E.  ,  2020/9304 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Sıvı veya gaz halindeki enerji hakkında hırsızlık
    HÜKÜMLER : Beraat

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    02.12.2016 gün ve 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 36. maddesiyle, 5271 sayılı CMK’nın 307. maddesinin üçüncü fıkrasının ikinci cümlesi değiştirilerek;
    "Direnme kararları, kararına direnilen daireye gönderilir. Daire, mümkün olan en kısa sürede direnme kararını inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir”... şeklindeki düzenleme karşısında, yerel mahkemece verilen direnme kararı üzerine dosya Dairemize gönderilmekle;
    Ceza Genel Kurulunun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre, şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi;
    a) Bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak,
    b) Bozma kararında tartışılması gereken hususları tartışmak,
    c)Bozma sonrasında yapılan araştırma, inceleme ya da toplanan yeni delillere dayanmak,
    d)İlk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak,suretiyle verilen hüküm, özde direnme kararı olmayıp, yeni bir hükümdür. Bu nitelikteki bir hükmün temyiz edilmesi halinde ise incelemenin Yargıtay"ın ilgili dairesi tarafından yapılması gerekir.
    İncelenen dosya kapsamından;
    Dairemizin 28.05.2019 tarih, 2014/277 esas ve 2015/19 karar sayılı kararı ile ilk hükmün; Olay günü saat 03:15 sıralarında Milli Savunma Bakanlığına bağlı olarak faaliyet gösteren, Akhisar ilçesi Kayalıoğlu kasabası Rahmiye köyü sınırlarında bulunan TF-13 tank çiftliğindeki akaryakıt borularına düzenek kurulup kelepçe takılmak suretiyle akaryakıt çalınmaya çalışıldığının tespiti üzerine yapılan araştırmalarda; olay yerinde ele geçirilen kelepçenin her yerde yapılmadığı özellik arzeden kelepçelerden olması ve bu tür kelepçelerin her yerde yapılmaması nedeniyle Turgutlu İlçesi"nde ikamet eden çelik torna kaynak atölyesi bulunan tanık ... tarafından yapıldığının tespit edildiği, tanığın ise ele geçirilen kelepçeyi teşhis edip olaya ilişkin beyanı alındığında, olay tarihinde akaryakıt çalınmasında kullanılan kelepçenin kendisi tarafından yapıldığını ve bu kelepçeyi fotoğraf teşhisi yaptığı sanıklar tarafından sipariş verildiğini ve
    ./.
    alındığını ancak sanıklar savumalarında, atılı suçu kabul etmemiş iseler de; savunmalarının kendilerini suçtan kurtarmaya yönelik olduğu, yine sanıkların akaryakıt ve kaçak mazot hırsızlığı nedeniyle davalarının olduğu, tüm dosya kapsamı ve deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde sanıkların atılı hırsızlık suçunu işlediğinin sabit olması karşısında, mahkumiyetleri yerine delillerin takdirinde hataya düşülerek beraatlerine karar verilmesi, nedeniyle bozulmasından sonra, yerel mahkemece "Sanıkların inkara dayalı savunmaları karşısında atılı suçu işlediklerine dair tek delilin tanık ..."in beyanları ve soruşturma safhasında yaptığı teşhis işlemi olduğu anlaşılmıştır. Buna göre, tanık ... tarafından 19/02/2014 tarihinde yapılan teşhis işleminde tanzim edilen tutanakta tanığa sanıklar haricinde başka kişilerin de fotoğraflarının gösterildiğine dair bir ifadenin yer almadığı, tanığa yalnızca sanıkların resimlerinin gösterildiği, sanıklara benzer görünümde aynı boyut ve ölçülerde farklı kişilere ait fotoğrafların gösterilmesi suretiyle teşhis işleminin yapılmadığı, bu hali ile tanığa yaptırılan teşhis işleminin PVSK Ek m. 6"ya aykırı olarak icra edildiği, buna göre Anayasa m. 38/6’da yer alan “Kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil olarak kabul edilemez.” hükümleri kapsamında teşhis işleminin yasak delil olarak değerlendirilmesi ile birlikte teşhisin sanıklar aleyhine delil olarak kullanılamayacağı mahkememizce kabul edilmiştir. Öte yandan 22/04/2014 tarihinde yapmış olduğu canlı teşhis işleminde olayın üzerinden zaman geçmiş olması nedeniyle şahısları net olarak hatırlayamadığını ifade etmiş olması, alınan beyanlarının da bu minvalde olması nazara alındığında tanığın beyanlarının suçun sübutu noktasında kesinlik arz etmediği görülmekle tanığın beyanlarının sanıkların cezalandırılmasına yeter düzeyde olmadığı anlaşılmıştır.‘ denilerek bozma ilamına direnilmesine karar verildiği, ilk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçe ile ilk hükümden farklı karar verildiği anlaşılmıştır.
    Bu itibarla, yerel mahkemenin son uygulaması direnme kararı niteliğinde olmayıp, ilk hükümde yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle kurulan hüküm olduğundan yeni hüküm niteliğinde kabul edilmek suretiyle yapılan temyiz incelemesinde;
    Dairemizin 28.05.2019 tarihli bozma ilamında belirtildiği üzere; sanıkların üzerlerine atılı hırsızlık suçlarından mahkumiyetlerine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde beraatlerine kararı verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 14.10.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi