23. Hukuk Dairesi 2016/8192 E. , 2020/2246 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki kayıt kabul davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı müflis aleyhine iş mahkemesinde dava açtığını, alınan mahkeme ilamına dayanılarak takip yaptığı sırada davalı şirketin iflasına karar verildiğini, müvekkilinin alacağının iflas masasına kaydı için yapılan başvuru sonucunda iflas masasının sadece 12.485,21 TL "lik alacağın kaydının kabul edildiğini, kalan 10.501,13 TL"lik kısmının reddedildiğini ileri sürerek, reddedilen alacak kaleminin iflas masasına kaydedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı iflas idaresi vekili, davanın süresinde açılmadığını, davacı alacağının kabul edilen miktar kadar olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacının iflas tarihi itibarıyla müflis şirketten 12.285,93 TL alacaklı olduğu, iflas idaresi tarafından kabul edilen miktarın 12.425,81 TL olduğu, davacı alacağının davalı iflas idaresi tarafından masaya kayıt ve kabul edildiği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, alacağın iflas masasına kayıt kabul istemine ilişkindir. İİK"nın 235. maddesine göre, kural olarak sıra cetveline itiraz edenler, cetvelin ilanından itibaren 15 gün içinde ticaret mahkemesine dava açabilirler. Ancak aynı Kanun"un 223. maddesi hükmüne göre alacaklı tebligata elverişli adresini bildirip kararın tebliği için avans yatırmışsa 15 günlük dava açma süresi, kararın tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar.
Somut olayda, iflas sıra cetveli, son olarak 02.12.2013 tarihli Ticaret Sicil Gazetesi"nde ilan edilmiştir. Davacı kayıt başvurusu sırasında tebliğ avansı yatırmamıştır. Buna rağmen iflas sıra cetvelinin 18.12.2013 tarihinde davacıya bilgi mahiyetinde ayrıca tebliğ edildiği görülmüştür.
Dava dosyasında mevcut harçlandırma formu, tevzi formuna göre dava 31.12.2013 tarihinde açılmış olup ilan tarihine göre yasal 15 günlük hak düşürücü süreden sonra davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Hak düşürücü süre, dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında mahkemece re"sen gözetilmesi gerekmektedir. Bu durumda mahkemece, davanın bu sebeplerle reddi gerekirken yazılı şekilde reddi doğru değilse de sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK"nın 438/son maddesi uyarınca gerekçesi düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile sonucu itibariyle doğru olan kararın değişik gerekçe ile ONANMASINA, fazla yatırılan harcın talep halinde davacıya iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 24.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.