11. Hukuk Dairesi 2017/5353 E. , 2019/1979 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 13. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 15. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 16/03/2017 tarih ve 2014/357 Esas 2017/185 K. sayılı kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair ... Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi’nce verilen 20/10/2017 tarih ve 2017/484-2017/572 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkili şirketin 2002 yılından bu yana bireysel alanda yetkinlik kazandıran sertifika programları ve organizasyonlar düzenlediğini, müvekkili şirkette çalışmaya başlayan ve daha sonra %5 ortağı olan dava dışı..."nın müvekkili şirketten ayrılarak aynı alanda faaliyet gösteren davalı şirketi kurduğunu, davalı şirketin “Keynote Speaker Agency” markasıyla iltibasa neden olacak şekilde “Speaker Agency” markası ile faaliyette bulunduğunu, markanın Türkçe tercümesi olan “konuşmacı ajansı” ifadesini de şirket unvanı olarak kullandığını,...’nın müvekkili nezdinde çalışırken müvekkilinin mali durumuna ve itibarına zarar veren bir takım kasıtlı davranışlarda bulunduğunu ve böylece TTK’da belirtilen kendisine emanet edilmiş teklif, hesap ve plan gibi iş ürünlerinden yetkisiz bir şekilde yararlanmaya çalışarak haksız rekabet hükümlerine aykırı davrandığını, yine davalının müvekkili şirketin mali durumunun kötü olduğunu ve iyi hizmet veremeyeceğini iddia ederek müvekkilinin ticari itibarını zedelediğini, müvekkili şirket çalışanlarının davalı şirkette işe alındığını ve şirket sırlarını ifşaya yönlendirildiklerini ileri sürerek, davalının haksız rekabet hükümlerine aykırı davrandığının tespitine, davalının haksız rekabet teşkil eden tüm davranışlarına son verilmesine, davalının haksız rekabet hükümlerine aykırı davrandığına ilişkin mahkeme kararının kesinleşmesini müteakip ilanına ve fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 1.000 TL maddi, 500.000,00 TL manevi tazminatın 18/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek ticari reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, dava dilekçesindeki iddiaların ağırlıklı olarak dava dışı..."ya atfedildiğini, müvekkili şirketin pasif husumet ehliyetinin olmadığını, davanın husumet nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı şirketin %95 hissedarı olan dava dışı ... "nın plansız büyüme ve bayilik faaliyetlerinin şirketi mali açıdan zor duruma düşürdüğünü, bu süreçte müvekkili şirketin ortaklarının ücret ve prim alacaklarını almadan çalışmaya devam ettiklerini, akabinde davacı şirketten ayrılarak müvekkili şirketi kurduklarını, Speaker Agency markasının sahiplenilmesinin mümkün olmadığını, davacı şirket dışında üç ajansta daha aynı markanın kullanıldığını, müvekkilinin davacının müşteri ve portföyündeki konuşmacılara davacıyı kötüleyen açıklamalar yapmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; tüm dosya kapsamına göre, taraf şirketlerin kullandığı işaretler ve markalar arasında karıştırma ihtimalinin bulunmadığı, davalı şirket tarafından gerçekleştirildiği iddia olunan haksız rekabete ilişkin delillerin mevcut olmadığı, dava dışı...’nın beyanlarının davacı şirkette çalıştığı süre zarfında eleştiri mahiyetinde söylendiği ayrıca bunların davalı Şirketçe değil de... tarafından gerçekleştirildiği, haksız rekabet ile maddi ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf sebeplerine göre ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK"nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacının vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 13,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 11/03/2019 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.