Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, kayden paydaşı bulundukları parsel sayılı taşınmaza davalı H....bina yapmak ve diğer davalılara kiraya vermek suretiyle müdahale ettiklerini ileri sürüp, elatmanın önlenmesine, binaların yıkımına ve 4.194.497.770.-TL. ecrimisilin davalı H..."dan tahsiline karar verilmesini istemişlerdir. Davalı H...dava konusu taşınmazı ..yıldır konut yapmak suretiyle kullandığını, taşınmazın Hazine adına orman dışına çıkarılan yerlerden olduğunu belirtip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar; Dairece "... kısa karara çelişkili olarak gerekçeli karar yazıldığı..." gerekçesiyle bozulmuş olup,mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .. raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Davacı tarafından elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemli olarak açılan dava sonunda davanın kısmen kabulüne dair verilen karar taraflarca temyiz edilmiştir. Davacıların niza konusu .nolu taşınmazda paydaş oldukları dosya içerisinde bulunan kayıtlardan anlaşılmaktadır,bu nedenle mülkiyet hakkına dayalı olarak iş bu davayı açmalarında yasal bir engel bulunmamaktadır.Ancak yine dosya içerisinde bulunan Beykoz Tapu Sicil Müdürlüğünün 14.9.2005 günlü yazısında niza konusu taşınmazda 2700 den fazla kat mülkiyetli ve kat irtifaklı bölümlerin oluştuğu bildirilmiştir.Mahkemece karara dayanak yapılan bilirkişi rapor ve krokisinde dava konusu edilen yerin hangi bağımsız bölümle ilgili olduğu belirtilmeden soyut olarak nizalı yerin 6 nolu parsel içerisinde kaldığı bildirilmiştir. Oysa, davanın çözümlenebilmesi için, öncelikle nizalı yerin hangi bağımsız bölümü kapsadığının belirlenmesi bu yerde davacıların ve davalıların sicile yansıyan bir haklarının bulunup bulunmadığının saptanması,niza konusu yer kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulmayan kısımda ise bu durumda paylı mülkiyet hükümleri göz önüne alınarak karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması doğru değildir. Davalıların bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerindedir kabulüne, yerel mahkeme kararının HUMK."nun 428.maddesi gereğince belirtilen sebeplerden ötürü BOZULMASINA,bozma nedenine göre davacıların temyiz itirazlarıın şimdilik incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 15.2.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.