Taraflar arasında görülen davada; Davacı Hazine, dava konusu ve sayılı parsellere revizyon gören vergi kaydının miktarıyla geçerli bulunduğunu ileri sürerek miktar fazlasının iptal ve tescilini istemiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Davanın kısmen kabulüne ilişkin kararın Dairece bozulmasından sonra mahkemece, bozma ilamının taraflara tebliğine rağmen davanın süresinde yenilenmediğinden bahisle açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Karar, Hazine tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi M... A... raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dava, kayıt miktar fazlasının iptaliyle Hazine adına tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, yerel mahkemece verilen 4.2.2003 tarih, 43-11 sayılı kararın Dairece bozulması üzerine, bozma ilamının son olarak taraflardan Abdurrahman Sayan’a 4.1.2005’de tebliğ edildiği, karar düzeltme süresinin geçmesi beklenmeden 12.1.2005 günü dosya res’en ele alınarak, yenilenmediğinden bahisle HUMK.’nun 409. maddesi uyarınca işlemden kaldırıldığı, 21.6.2005 tarihinde de aynı yasanın 409/5. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği görülmektedir. Bilindiği üzere ; HUMK.’nun 429/2. maddesi, bozma üzerine davaya bakacak olan mahkemenin, 434. maddeye göre peşin alınmış gideri kullanarak kendiliğinden tarafları duruşmaya davet edip dinledikten sonra bozma ilamına uyulup uyulmama konusunda bir karar vermesi gerektiği şeklinde düzenlenmiştir. Bu yasal düzenlemeden anlaşılacağı üzere, kararın temyizi sırasında mahkemenin tebliğ ve bildirme giderleri dahil tüm giderleri belirleyip peşinen temyiz edenden alması, giderin eksik karşılanması halinde 434. maddenin üçüncü fıkrası uyarınca tamamlatılması yoluna gidilmesi gerekeceği açıktır. Hal böyle olunca, yukarıda değinilen usul kuralları gözetilmek suretiyle işlem yapılması yerine, taraflar duruşmaya çağrılmaksızın dosya re’sen ele alınarak yazılı biçimde hüküm kurulması isabetsizdir. Hazinenin temyiz itirazı yerindedir. Kabulü ile, hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK.’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.2.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.