Esas No: 2020/8376
Karar No: 2022/3164
Karar Tarihi: 19.04.2022
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/8376 Esas 2022/3164 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2020/8376 E. , 2022/3164 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada Silifke 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 20.10.2020 tarih ve 2019/414 E. - 2020/758 K. sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davalıların murisi ...’a vermiş olduğu borç karşılığında, muris tarafından müvekkiline 22/06/2000 tanzim tarihli, 22/07/2000 vade tarihli ve 25.000.-TL bedelli bir adet senet verildiğini, senet bedelinin vadesinde ödemediğini, 07/11/2007 tarihinde kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibi başlatılmış ise de, davalıların şikayeti üzerine takibin iptal edildiğini, senedin kambiyo vasfını kaybetse dahi yazılı adi senet niteliğinde olup, borcun yazılı belge ile sabit olduğunu belirterek senetteki yazılı bedelden şimdilik 10.000.-TL'nın yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davaya dayanak bononun zamanaşımına uğradığını, zamanaşımına uğramış bononun adi belge niteliğine dönüşmeyeceğini, bonodaki imzanın murislerine ait olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya ve tüm dosya kapsamına göre; ispat yükü kendisinde olan davacı taraf, iddiasını yasal delillerle kanıtlamak zorunda olup, delil olarak, davalıların murisi tarafından imzalanıp davacıya verildiğini belirtilen bono ve tanık deliline dayanmış söz konusu bononun zamanaşımına uğradığının İcra Hukuk Mahkemesi 2007/139 Esas 2007/157 Karar sayılı kesinleşmiş mahkeme kararı ile sabit olduğu, bu nedenle bononun kambiyo senedi vasfını yitirerek adi yazılı senet niteliğine haiz belge olduğu, davaya konu adi senet hükmündeki belgenin altındaki imza davalı tarafça inkar edilmiş olup senet altındaki imzanın, davalılar murisi ...'a ait olup olmadığının tespiti yolunda düzenlenen İstanbul Adli Tıp Kurumunun 02.10.2017 tarihli raporunda, söz konusu imzanın, kuvvetle muhtemel ...'a ait olduğuna dair kanaat raporu düzenlendiği, ancak bu tespitin kesin nitelikte olmadığı, davacı tarafın alacağın varlığını ispatlayacak bir diğer delil olarak tanık anlatımına dayandığı, bu delilinin ise dava tarihi itibariyle dava konusu değerin tanıkla ispat sınırının üzerinde olduğundan hükme esas alınmadığı, davacı tarafından da başkaca delilin dosyaya ibraz edilmediği gerekçesiyle davacının ispatlayamadığı davasının reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 26,30 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 19/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.