20. Hukuk Dairesi 2015/7951 E. , 2015/6445 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Hükümlü hakkında vesayete ilişkin davada .... Sulh Hukuk, .... 1. Sulh Hukuk ve .... 2. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosyada Dairemizin 04.05.2015 tarih ve 2015/2070 E. - 2015/3468 K. sayılı ilâmı ile yargı yeri belirlenmiş, Dairemizin mezkur kararında maddî hata mevcudiyetinden bahisle bu hatanın düzeltilmesi mahkeme hâkimi tarafından istenilmiş olmakla, söz konusu karar ve dosya incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
K A R A R
Dairemizin 04.05.2015 tarih ve 2015/2070 E. - 2015/3468 K. sayılı yargı yeri belirleme kararında;
"Dosya kapsamından, kendisine vasi atanması istenen kısıtlı adayının, cezaevine girmeden önce kaldığı adreslerin inşaat şantiyeleri olup, yerleşim amacıyla bulunmadığı, son yerleşim yerinin, karısı ve çocukları ile birlikte yaşadığı "......" adresi olduğu anlaşıldığından, daha önce de .... Sulh Hukuk Mahkemesince yetkisizlik kararı verildiğinden, .... adli teşkilatı kapatılarak, ...."ye bağlandığından, davanın .... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir." denilerek, sonuç kısmında;
"SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin yargı yeri olarak belirlenmesine" karar verilmiştir.
.... 2. Sulh Hukuk Mahkemesince, Dairemizin 04.05.2015 tarih ve 2015/2070 E. - 2015/3468 K. sayılı ilâmı ile ".... adli teşkilatı kapatılarak, ...."ye bağlandığından, davanın .... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülmesine" karar verildiği ancak .... adli teşkilatı kapatılmadığından maddi hatanın düzeltilmesi istenilmiştir.
Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece re’sen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir (HMK m. 304/1). HMK m. 304/1 hükmü, 1086 sayılı Kanunun 459. maddesinin “İki tarafın isim ve sıfat ve neticei iddialarına mütaallik hatalar ve esas hükümdeki hesap hataları kendilerinin istimaından sonra mahkeme tarafından tashih olunur” şeklindeki birinci cümlesindeki düzenlemeye karşılık gelmekte olup, bu düzenlemeyle, karardaki açık hataların mahkemece re’sen veya taraflardan birinin talebi üzerine tashih edilebileceği esası getirilmiştir.
HMK m. 304’e göre düzeltilebilecek “yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar”, olayın gelişinden ve dosyanın incelenmesinden bir maddî hata olduğu kolayca anlaşılabilen ad veya soyaddaki harf hataları, rakamlardaki eksik yazımlar vs. hatalardır. Tabir-i diğerle, hükümlerin tashihi yoluna, tarafların kimlik bilgilerindeki hatalarla, yazı, hesap ve diğer açık ifade hatalarının mevcudiyeti hâlinde başvurulabilir. Tashihin nasıl yapılacağı ise, HMK m. 304/2’de belirtilmiştir. Buna göre, tashih kararı verildiği takdirde, düzeltilen hususlarla ilgili karar, mahkemede bulunan nüshalar ile verilmiş olan suretlerin altına veya bunlara eklenecek ayrı bir kâğıda yazılır, imzalanır ve mühürlenir.
Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hataların (maddî hataların) düzeltilmesi, hükmün icrasına (yerine getirilmesine) kadar istenebilir.
HMK m. 304’de sözkonusu olan düzeltme (tashih), hüküm verildikten sonraki dönemde, hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hataların (maddî hataların) düzeltilmesidir. Hükümden önceki dönemde maddî hataların düzeltilmesi, HMK m. 183 hükmü uyarınca yapılır. Buna göre, hükümden önceki dönemde, tarafların veya mahkemenin dava dosyasında bulunan belgelerdeki açık yazı ve hesap hataları, karar verilinceye kadar düzeltilebilir. Taraflardan birinin yazı veya hesap hatasını düzeltmesi sonucu yargılama uzamışsa, yargılama giderlerinin belirlenmesinde bu durum da dikkate alınır.
Kanun yolu incelemesinde, esas yönünden kanuna uygun görülen hüküm, tarafların kimliklerine ait yanlışlıklarla, yazı, hesap veya diğer açık ifade yanlışlıklarından dolayı bozulamaz; hüküm, bu maddî hatalar düzeltilmek suretiyle onanır (m. HMK 370/3; HUMK m. 438/8). Kural olarak, her mahkemenin kendi kararındaki maddî hataları düzeltmesi gerekir ise de, Yargıtay’ın temyiz incelemesi sonucunda karardaki maddî hataları düzelterek onama yetkisi de, “hükümlerin tashihi” kurumunun somut planda bir uygulanma şeklini oluşturmaktadır.
Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hataların (maddî hataların) düzeltilmesine ilişkin hükümler kanun yolu incelemesi sonucunda verilen kararlar bakımından da uygulanır. Diğer bir deyişle, hükümlerin tashihi istemi, hükmün tavzihinde olduğu gibi hem ilk derece hem de Yargıtay kararlarına karşı istenebilir. Yargıtay onama ve bozma kararlarında açıkça maddi hatanın bulunması hallerinde dosyanın yeniden incelenmesi mümkündür. Zira maddi yanılgıya dayanılarak verilmiş olan onama ve bozma kararları ile hatalı biçimde hak sahibi olmak evrensel hukukun temel ilkelerine ters düştüğünden karşı taraf yararına sonuç doğurmamalıdır. Diğer bir deyişle, Yargıtay’ın istikrar kazanmış görüşüne göre maddî hata kazanılmış hak oluşturmaz.
Dairemizin 04.05.2015 tarih ve 2015/2070 E. - 2015/3468 K. sayılı yargı yeri belirleme kararının gerekçe kısmında .... adli teşkilatı kapatılmamasına rağmen maddi hata sonucunda "...kendisine vasi atanması istenen kısıtlı adayının, cezaevine girmeden önce kaldığı adreslerin inşaat şantiyeleri olup, yerleşim amacıyla bulunmadığı, son yerleşim yerinin, karısı ve çocukları ile birlikte yaşadığı "...." adresi olduğu anlaşıldığından, daha önce de .... Sulh Hukuk Mahkemesince yetkisizlik kararı verildiğinden, .... adli teşkilatı kapatılarak, ...."ye bağlandığından, davanın .... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir." denildiği ve sonuç olarak .... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlendiği anlaşılmıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 04.05.2015 tarih ve 2015/2070 E. - 2015/3468 K. sayılı yargı yeri belirleme kararının gerekçe kısmından "daha önce de .... Sulh Hukuk Mahkemesince yetkisizlik kararı verildiğinden, .... adli teşkilatı kapatılarak, ...."ye bağlandığından, davanın .... Sulh Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekmektedir." ifadesinin çıkarılarak yerine "uyuşmazlığın .... Sulh Hukuk Mahkemesi"nde çözümlenmesi gerekmektedir.” ifadesinin eklenmesine ve sonuç kısmında yer alan “Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince .... 2. Sulh Hukuk Mahkemesi"nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,” cümlesinde geçen “.... 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin” ibaresinin “.... Sulh Hukuk Mahkemesinin” olarak düzeltilmesine 25/06/2015 günü oy birliği ile karar verildi.