Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1568
Karar No: 2020/4395
Karar Tarihi: 06.07.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2020/1568 Esas 2020/4395 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2020/1568 E.  ,  2020/4395 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 13/01/2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 27/10/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili, davalı ... ve ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava, TMK’nin 676. maddesinde düzenlenen mirasçılar arasında miras taksim sözleşmesinden kaynaklı tapu iptali ve tescil, bu olmadığı takdirde şahsi hakka dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, kardeş olan tarafların 2008 yılının sekizinci ayında yapılan aile toplantısında anlaşma imzaladıklarını belirterek bu anlaşmaya göre 114 ada 28 parsel, 104 ada 15 parsel ve 102 ada 85 parsel sayılı taşınmazların davacı adına,114 ada 138 parsel, 103 ada 92 parsel ve 102 ada 38 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına tesciline, aksi haldeyse de 102 ada 85 parselin davacı adına 114 ada 38 parsel sayılı taşınmazın muris ... adına tescilini talep etmiştir.
    Davalılar vekili cevap dilekçesinde, taraflar arasında iddia edildiği gibi anlaşma yapılıp imzalanmasının söz konusu olmadığını, taşınmazda başka paydaşın da olduğunu ve tapu maliklerinin tümünün davada yer almadığını, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı ... 25.04.2013 havale tarihli, davalı ... ise 03.03.2014 havale tarihli dilekçesinde; davacı ve davalılar arasında 2008 yılında anlaşma yapıldığını, bu anlaşmaya göre 114 ada 28 parsel, 104 ada 15 parsel ve 102 ada 85 parsel sayılı taşınmazların davacı adına,114 ada 138 parsel, 103 ada 92 parsel ve 102 ada 38 parsel sayılı taşınmazın davalılar adına tesciline karar verilmesi gerektiğini beyan etmiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; ... ili, ... ilçesi ... Köyü 114 ada 138 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptaliyle muris ... mirasçıları adına olacak şekilde taşınmazın veraset ilamı uyarınca mirasçıları adına tesciline karar verilmiştir.
    Hükmü, davacı vekili, davalı ... ve ... vekili temyiz etmişlerdir.
    1) Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davacı vekilinin tüm, davalı ... ve ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş; reddi gerekmiştir..
    2) Davalı ... ve ... vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    TMK"nin 676. maddesinde düzenlenen paylaşma sözleşmesine göre “Mirasçılar arasında payların oluşturulması ve fiilen alınması veya aralarında yapılacak paylaşma sözleşmesi mirasçıları bağlar paylaşma sözleşmesi ile mirasçılar, tereke mallarının tamamı veya bir kısmı üzerindeki elbirliği mülkiyetinin miras payları oranında paylı mülkiyete dönüştürülmesini de kabul edilebilir. Paylaşma sözleşmesinin geçerliliği yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır.”
    Öncelikle, şu ifade edilmelidir ki, taksim sözleşmesinin geçerli olabilmesi için miras bırakanın ölümünden sonra bütün mirasçıların veya temsilcilerinin iradelerinin birleşmesi asıldır. Bir başka ifadeyle, tüm mirasçıların veya temsilcilerinin bir araya gelerek taşınmazları paylaşıp herbirinin kendi payına düşeni aldığı ve diğer mirasçıların paylarına düşenler bakımından da karşılıklı olarak vazgeçtikleri açık ve kesin şekilde belirlenmedikçe taksimin sabit olduğu kabul edilemez. İşte bunun içindir ki, gerek Türk Medeni Kanununun 676/2. maddesi hükmünde ve gerekse 10.12.1952 tarihli ve 2/4 Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında taksim sözleşmesinin tüm mirasçıların katılımı ve yazılı olması taksimin geçerliliği için yeterli kabul edilmiştir.
    Somut olayda 18.08.2008 tarihinde imzalanan miras taksim sözleşmesi, tüm mirasçıların katılımıyla yapılmadığından geçerli değildir. Mahkemece herhangi bir gerekçeye dayanmadan 114 ada 138 parsel sayılı taşınmaz açısından kabul kararı da verilmesi yerinde değildir. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeplerle bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin tüm, davalı ... ve ... vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca, davalı ... ve ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.07.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi