Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden dava konusu parselin ½ payının maliki olduğunu davalının tecavüzü nedeniyle payını kullanamadığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerinde bulunmuştur. Davalı, taşınmazda kiracı olduğunu, kimsenin kendisine bugüne kadar ihtarda bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davalının davacının paydaşı bulunduğu taşınmaza haklı bir nedene dayanmaksızın sera yaparak elattığı gerekçesiyle davanın kabulü ile elatmanın önlenmesine, muhtesatların yıkımına, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dava çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğinden toplanan delillerden, davacının dava konusu . parsel sayılı taşınmazda ½ payının bulunduğu, davalının taşınmazda kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkının bulunmadığı anlaşılmaktadır.Mahkemece davalının davacının paydaşı bulunduğu taşınmaza bilirkişi raporunda belirtilen muhtesatlar inşaa etmek suretiyle elattığının saptanarak elatmanın önlenmesi ile bilirkişi rapor ve krokisinde belirtilen muhtesatların yıkımına karar verilmiş olması doğrudur.Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir reddine. Ancak, davacının dava konusu taşınmazda ½ payı bulunduğu dikkate alınmak suretiyle payı oranında belirlenecek ecrimisile karar verilmesi gerekirken, bilirkişi raporunda saptanan ecrimisilin tamamına hükmedilmesi doğru değildir. Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedene hasren HUMK’nun 428 md. gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 08.2.2007 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.