Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2009/2050 Esas 2009/3347 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/2050
Karar No: 2009/3347

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2009/2050 Esas 2009/3347 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2009/2050 E.  ,  2009/3347 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SARIGÖL ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 15/05/2008
    NUMARASI : 2008/46-2008/97

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, miras bırakanları F.A.."ın 2400 sayılı parselinin satışı için oğlu olan davalı M.."i vekil tayin ettiğini, vekilin de taşınmazı satış suretiyle diğer davalı N.."ye temlik ettiğini, temlik tarihinde vekilin hukuki işlem yapma ehliyeti olmadığını, satış bedelini de miras bırakana vermeyip kendi eşi diğer davalı Fergül adına bankaya yatırdığını ileri sürerek, tapu iptali-tescil, olmadığı takdirde tazminat istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Davanın reddine ilişkin olarak verilen mahkeme kararı, Dairece; davanın reddinde bir isabetsizlik bulunmadığı belirtilerek yalnızca ücreti vekalet yönünden bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak davalılar lehine nisbi ücreti vekalete karar  verilmiştir.
    Karar, davacılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .. raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
                                                                                      -KARAR-
     Dava, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması nedenlerine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre; ehliyetsizliği ileri sürülen vekilin işlem tarihinde hukuki tasarrufa ehil olduğunun Adli Tıp Kurumu raporuyla saptandığı ve vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddiasının da kanıtlanamadığı anlaşıldığından, davanın reddine ve davalılar yararına nisbi avukatlık parasına hükmedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Nitekim bu hususlar, hükmüne uyulan Daire bozma ilamında da vurgulanmıştır.
    Ne var ki, davada miras payı oranında istekte bulunulduğu gözetilerek, vekalet ücreti tayininde davacıların miras payına isabet eden değer esas alınması gerekirken taşınmazın tamamının değeri üzerinden vekalet ücreti tayini doğru değildir.
    Davacıların temyiz itirazı değinilen yön itibariyle yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  18.3.2009  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.